27 sonbahar önce kaybettiğimiz bir yazara borçluyuz bu sayının temasını, bahsettiğim yazar atalarımız üçlemesi ile tanınan ve italyan edebiyatının en büyüklerinden biri olarak anılan italo calvino'dan başkası değil.
calvino, belli bir tarza sokması kolay olmayan, pek çok tarzda eserler vermiş, fakat çoğu kişinin aklında gerçeküstü - ki postmodern ya da grotesk de denilmiştir - öykü ve romanları ile kalmış bir yazardır. sonsuz yaratıcılığın, ince bir mizahın, güçlü bir kalemin ve iyi bir gözlemcinin birleşimi olan calvino, neden yazdığı sorusuna verdiği, "daha iyi yazabilmek" cevabı ile, günümüzde bu iş ile uğraşan biz amatörlere de sanıyorum, en doğru yolu göstermiştir.
yakınında patlayan bir bomba sonucu "ikiye bölünen -bir- vikont"'u anlattığı aynı adlı romanında, kişinin sürekli birbiri ile çatışan iyi ve de kötü benliklerden oluştuğunu vurgulaması, bu sayımıza da ilham kaynağı oldu, zira şunu biliyoruz ki içimizde her saniye iyi ile kötünün satranç karşılaşması devam ediyor. bazen biri bir piyon alıyor, bazense diğeri.
umuyorum ki hayatınız boyunca "iyi"'niz vezirini kaptırmaz.
duyuru: önümüzdeki sayının konusu "kuş". öykülerinizi, 27 kasım salı akşamına kadar soykuyolla@gmail.com adresine ya da bana iletebilirsiniz. (bkz: söykü dergisi sayı 13 kuş)