223.
-
yürümek;
yürümeyenleri arkasında boş sokaklar gibi bırakarak,
havaları boydan boya yarıp ikiye
karanlığın gözüne bakarak yürümek.
yürümek;
dost omuz başlarını omuzlarının yanında duyup,
kelleni orta yere
yüreğini yumruklarının içine koyup yürümek.
yürümek;
yolunda pusuya yattıklarını,
arkadan çelme attıklarını bilerek yürümek.
yürümek;
yürekten gülerekten yürümek.