yabancı olmayan yabancı kelimeler

entry5 galeri
    1.
  1. türkçe zengin bir dildir , günde ortalama 200 kelime kullananlar için belki lakin ki öyle değildir.
    içerisindeki yabancı kökenli kelimeleri çıkardığınız zaman kafadan %15 ini yitiren, çoğunlukla birbirinden türeme kelimelerden oluşan bir dilimiz var.

    ingilizceden örnek verecek olursak ayakkabı= shoe yani footbox değil. bizde ise ayak ve kap birleşimi bir kelime. buz dolabı keza öyle adamlarda buz ve dolap kelimeleri ayrı, buz dolabı ayrı bir kelime. ''ice cabinet'' değil ''refrigerator'' diyorlar. fotoğraf makinası, çamaşır makinası, bulaşık makinası,elektirik süpürgesi gibi bir çok nesnenin tek kelimelik bir isim yerine açıklamalı tanımları olması dilimizi fakirleştirdiği düşüncesindeyim.

    hatta bu tanımlar bile yabancı kökenli kelimelerden oluşabiliyor. ''fotoğraf'' ve ''makina'' isimleri ne kadar türkçe ise aslında fotoğraf makinası da o kadar türkçe. böyle türeteceğimize orjinalini dilimize uyarlamak daha mantıklı geliyor bana.

    düşünsenize es kaza fransızlardan ''pantolon'' kelimesini almasaydık muhtemelen ''bacakkabı'' diyecektik pantolon yerine. rusça dan gelen ''şapka'' yerine ''başkabı'', arapça dan giren ''şemsiye'' yerine ''yağmur kesen'' falan diyecektik muhtemelen.

    geçen yıl almanca sözlüğe bir çok yabancı kelime eklendi, hatırladıklarımdan bir tanesi tüklerden ''lan'' kelimesi, diğeri japonlardan ''suşi'' kelimesi çünkü bu kelimeler çok sık kullanılmasına rağmen almanca olarak bir karşılığı yok ve bu yüzden mecburen dillerine katıyorlar. daha bir çok dilden kelimeler alıyorlar çünkü 80 ayrı millet yaşıyor ülkelerinde. böyle böyle dilleri zenginleşiyor.

    bizler de mecburen zaman zaman türkçede karşılığı olmayan kelimeleri kullanmak durumunda kalıyoruz. örneğin ''suşi'' diyoruz. ''japon sarması'' diyecek değiliz veya türkçede karşılığı olmasına rağmen, tam olarak hakkını veremediğinden ''cool'' kelimesini çok kullanıyoruz. snowboard yapıyorsanız ''snowboard yapıyorum'' dersiniz başka çareniz yoktur. ''rap'' kelimesinin açılımı ''rhythmic american poetry'' yani ''ritmik amerikan şiiri'' ama tüm dünyada fransızı, almanı, türkü buna ''rap'' der. türkçe karşılığı ''ritmik türk şiiri'' yani ''rtş'' gibi bir şey. ''kaya müziği'' değil ''rock müzik'' diyoruz mesela. mecburuz, değiştiremeyiz.

    şayet dilimizin %15 i yabancı kelimeler, geri kalan ise yukarıda örneklediğim gibi 150-200 kelimeden türeme kelimelerden oluşuyorsa kusura bakılmasın ama yabancı kelimeler kullanılmak zorundadır. bunca yıl yüzlerce kelime dilimize nasıl girdiyse bundan sonra da girebilir, girmelidir. dillerin mevcut kelimeleri türeterek değil, böyle böyle zenginleştiğini düşünmekteyim. kullandıktan ve anlaşıldıktan sonra hiç bir kelime yabancı değildir.
    0 ...