müslüman olmayan bir toplulukta ilk "la ilahe illallah" diyen kişidir.
peki neden yalnız kahraman dendi kendisine ?
hz. peygamber tebük seferine çıktığı sırada ebu zer islam ordusundan ebu hayseme gibi geride kalmıştı. ebu hayseme yetişti. peygamberimiz ona duada bulundu. ebu zer içinde; "onda hayır varsa allah yetiştirir" buyurdu. ebu zer'in devesi yorulmuştu. o da deveye sitemli bir şekilde üzerindeki yükünü alıp sırtlamış orduya yetişmeye çalışıyordu. ordudaki ashabdan bir zat kendisini gördü ve şöyle dedi;
"ya rasulallah arkadan yapayalnız bir adam geliyor."
peygamber efendimiz buyurdu; "allah, ebu zer'i bağışlasın. yalnız yaşar, yalnız ölür, yalnız haşrolur (dirilir)."
bunların hepsi gerçekleşti. ebu zer, sivri dilliydi. islam için bir sivri dildi bu. ne demişti hz. ömer; "haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır!". ebu zer hep hakkı haykırdı. hz. osman kendi akrabalarını vali tayin ettiğinde karşı çıktı. şam'a sürüldü. şam'da hz. muaviye'ye islamiyete uygun yaşamadığı için, krallar gibi giyindiği, ikamet ettiği için karşı çıktı ve rebeze çölü diye ıssır bir yere sürüldü. hanımı ümmü zer ile orada yalnız başlarına yaşamaya başladılar.
ebu zerr sonra hastalandı. yine yalnızdılar. peygamber efendimiz kendisininde olduğu bir toplulukta şöyle demişti; "içinizden biri kırda yalnız başına vefat edecek iken bir kafile yardımına gelecek!". hanımı müteessir halde iken ebu zer ona bunu hatırlattı. dedi ki; "üzülme ey ümmü zer! o topluluktan her kişi şehirde vefat etti, bu ben olmalıyım."
ve sonra o ıssız yerden meşhur sahabe ibn-i mesud ve kafilesi geçiyordu. ona yardım etti. cenaze işlerinde bulundu. cenaze namazını kıldırdı.
işte böylesine mübarek, islamiyet gelmeden önce bile putlara tapmayan ender sahabelerdendi ebu zer.
ilgililer için temsili bir filmi, kendisini reha yeprem canlandırıyor.