otobüste direği tutan bir el'e yumulup öpmek sonra pardon demek ve arkanızda duran ve şaşkınlıkla size bakan sevgiliye dönüp o senin elin değilmiydi? sen sanmıştım demek.
anahtarı kapı kilidine sokmak yerine kapı ziline sokup açmaya çaılşmak.
arkadaşınınızın kapısını kendi anahtarınızla açmaya çalışmak, açılmayan kapının önünde dakikalarca bekledikten sonra geri gelen bilincinizin zile basmanızı salık vermesi.
aylardır gidip geldiğiniz iş yerinizi bir sabah bulamayıp kaybolmak ve işe geç kalmak fakat durumu açıklayamamak.