ezan türkçe okunmaz allah sadece arapça bilir

entry50 galeri
    13.
  1. ilk kısmı doğru, ikinci kısmı yanlış önerme.

    evet ezan türkçe okunmaz, arapça okunur ve allah herşeyi bilendir.

    dinleyin ağalar ve beyler ! ;

    islâm evrensel bir dindir:

    peygamber efendimiz (sav) için, ilahi Kitaba göre O "âlemlere rahmettir" (Enbiyâ:21/107), "Bütün insanlara müjdeleyici ve uyarıcı olarak gönderilmiştir" (Sebe' :34/28). Bu âyetlerin ilk muhatabı olan Hâtemu'l-enbiyâ Efendimiz (s.a.v.) vazifesinin şuuru içinde hareket ederek islâm davetini Araplara ve Arap Yarımadası'na mahsus (özgü) kılmamış, dîni bu dar çerçeve içinde tebliğ etmekle yetinmemiş, iran, Habeşistan, Bizans, Mısır gibi o çağın dünyasının bilinen kültür ve medeniyet merkezlerine mektuplar ve temsilciler göndererek farklı din, renk, dil ve coğrafyadan olan insanları islâm'a çağırmıştır.

    Bu apaçık âyetlere ve tarihî gerçeklere rağmen, önündeki ağacı görüp koca ormanı göremeyen zihin miyopları gibi "Sen ancak uyarıcısın ve her bir kavmin de bir yol göstericisi (rehberi) vardır" (Ra'd: 13/7) meâlindeki âyete takılarak Peygamberimiz'in (s.a.v.) elçiliğini ve islâm'ın kapsamını daraltmaya, Araplara özgü kılmaya yeltenenler büyük bir gaflet ve yanılgı içindedirler.

    ve şimdi gelelim mevzu bahis'e ;

    ezan islamın şiar'larındandır.

    Ezanın ortaya çıkışı ile ilgili sahîh hadîsler gösteriyor ki, ezan rüya ve ilham yoluyla bir iki sahâbîye öğretilmiş, Peygamberimiz (s.a.v.) bunun ilâhî bir yoldan geldiğini tasdik etmiş, benimsemiş ve sesi müsait bulunan ilk müezzin Bilâl'e okumasını emretmiştir. * *

    ------------------------------------------------------------------------------------
    işte o tarihte bu metinle başlayan ezan onbeş asırdır bütün islâm aleminde "aynı şekilde, aynı metinle, aynı dilde" okunmuş, dili ve kavmiyeti ne olursa olsun bütün müslümanlar onu duyduklarında ezan olduğunu anlamışlar, gerekli tepkiyi göstermişler, çağrıyı almışlardır. Ezanın dili değiştirilecek olursa onun şiar olma özelliği kaybolur, ümmete ait olmaktan çıkar, sünnete aykırı "ulusal ezan" olur. Ezanı böyle bir değişikliğe uğratmak câiz değildir. Bazı fıkıh kitaplarında bulunan "Başka dilde okunan ezanın ezan olduğu anlaşılırsa okunan yeterli olur" cümlesi "başka dilde ezan okumanın câiz ve sünnete uygun olduğunu" ifade etmez, "böyle okunduğu takdirde ezan okunmuş olur, tekrar okunması gerekmez" mânâsına gelir. Ebû Hanîfe'nin de, "Kur'ân'ı namazda -dili yatmayanların- başka dilden okumaları câiz olsa bile sünnete aykırı olduğu için mekruhtur" demiştir. Ana dili ne olursa olsun bütün müslümanlar 15 asırdır okunan ezanı anlamakta, bundan büyük bir haz duymakta, minarelerinden bu ezanın eksik olmaması için Mevlâ'ya dua ve niyaz etmektedirler.
    ------------------------------------------------------------------------------------

    (alıntı içermektedir.)
    0 ...