dallanıp budaklandırmaya ne hacet?
biri sermayenin uşağıdır, bu uğurda türk ve kürt emekçisinin gerekirse kanını içip sonra "vatan ve millet bekası için" diyerek işin içinden sıyrılırlar. zira bunu yapabildikleri dönem, işçi sınıfı'nın örgütsüz ve dolayısıyla güçsüz olduğu dönemdir.
bunlar türkiye'ye özgü de değildir. işçi sınıfı'nın ezildiği her ülkede bunlar ortaya çıkar ve patronların devletine işçileri ezmekte yardımcı olur.
diğeri modern dünya tarihinde daha üstüne bir başka "devrimci güç" bulunamayan, gösterilemeyen işçi sınıfı'nın, öncüsüdür. onu sosyalist iktidar'a taşıyacak siyasi akıldır, örgüttür, partidir. gerektiğinde yukarıda anılan kan emicilerin bu iktidar mücadelesinde karşısına çıkacağını da bilir, bu günlere de hazırdır.