saatler evvel basimiza gelen durum. balkonda mutlu mutlu yemek yeyip "yazlikta ne kadar mutluyuz, kahrolsun istanbul" naralari atarken, saniyeler sonra medeniyeti arayacagimizi nerden bileydik. cok gecmeden bir adet sevimsiz yarasa, once balkona ayaklarimizin ustune -evet ustune- dusup akabinde pirr diye salona peydah oldu. florasanin etrafinda firildak gibi donerken kucucuk odaya tikistik. ardindan bir cesaret disari cikip havluyla tuttugumuz gibi balkondan disari saldik (ben hic ellesmedim tabi ehe) ve ugurladik vampirimizi. bi daha gelme, olur mu? odumuz koptu lan!