sinemaya giriyorsunuz. biraz heyecan olmasına karşın bir gerginlik var. benim üzerinde bıraktığı filmden önceki en kötü etki film müziklerini danny elfman yerine christopher young ın yapmış olması. "olur gider" diyorum. hem "aynı temayı kullanmış" diyorum. oturuyoruz ve filmimize başlıyoruz.
--spoiler--
daha girişte ilk iki filme benzer sahnelerle karşılaşıyoruz. isimler geçiyor falan, mr. young da aynı theme kullanmış ancak danny ninki kadar canlı değil. biraz soluk kalıyor. sonra film başlıyor. koltuklarınıza gömülüp filmi izliyorsunuz.
filmden önce dikkati çeken en büyük unsur ise salonun %70 inin anne babalarıyla gelen "örümcekçik" hayranı çocuklar olması. sürekli bir "ahahaha kikikiki" sesleri. film çıkışında ise hatırladığım 11-12 yaşındaki bir çocuğun "venom nerde lan?" diye serzenişi vardı. o da görememişti yeterince, kızmıştı çocuk olmasına karşın.
film berbat deniyor. yalandır. film güzeldir. tek sorun filmin diğer 2 film kadar iyi olmayışıdır. sam raimi denilen denyo nun 1 filme 3 villain birden sıkıştırmaya çalışmasıdır. 2 filmlik malzemeyi tek filmde kullanmış. üstüne simbiyot, aşk falan derken 5 konu oluyor toplamda. bir acelecilik var. simbiyot un örümcek adama yapışmadan önce toplamda en fazla 1 dakika görülmesi gibi. siyah kostümü keşfettiğini düşünen "örümcekçik" in aslında fox kids teki örümcek adam kadar bile zaman harcamayışı. yeşil çamı aratmayacak sahneler falan da filan...
güzel adamdır dedik "örümcekçik" e. iyidir hoştur gönül adamıdır. ama bu kadar da rezil etmeyin adamı. çocukları güldürücez diye ele yüze maskara yapmayın. allah aşkına simbiyot un örümcek adam üzerinde nasıl bir çekicilik etkisi olabilir ki? var mıdır böyle birşey? adam kostümle azıyor resmen. daha doğrusu etrafındaki kadınları azdırıyor.
bir de amerikan milliyetçiliği tartışması var ki evlere şenlik. evlere şenlik olansa her amerikan bayrağı gördüğümüz filmde "vay mına kodumunun holywood u! yine mi lan!" diyoruz. yahu adamların kahramanları. çizgi filmde bile "amerika birleşik devletlerinin bize ihtiyacı var" diyor kaptan amerika örümcek adama. adam amerika için aşkından vazgeçiyor. mj i sallıyor. bayrağı gözünün içine tabii ki de sokucak. amaçları zaten "ellerinize silahı alın. haydi ırak a" demek değil. "güvendesiniz, çünkü o* nun olduğu gibi siz de güçlüsünüz. bu bayrağın altında olduğunuz sürece size birşey olmaz" demeye çalışıyor.
başa dönüyorum. müzikler. hangi sahnede ne çalıyor fark edemedim.* bir tek peter parker ın simbiyottan kurtulduktan sonra, eski kostümünü çantasından çıkardığı sahnede, ilk filmdeki city montage çalıyordu. onun dışında müzik sesi bile duyduğumu hatırlamıyorum. bu seriyi aslında en zevkli hale getiren danny elfman ve korosu idi. ilk dinleyişte izleyiciyi vuran, klasik çizgi romanlarına müzik sahipliği yapabilecek kadar güzel işler çıkaran danny elfman idi. young becerememiş.
son olarak 2 haftada 650 milyon dolar hasılat yapan, heryerde reklamı çıkan, her ürüne yapıştırılan marka haline getirilmiş bir film var karşınızda. çizgi roman a uysun uymasın. eğleneceğiniz garanti. ama "süper lan bu film" demezsiniz.
