buğday tarlaları arasında büyümektir,
damsız evlerdir,
nasırlı ellerdir,
sokağın ortasında duran tezektir,
kerpiçten yapılan evlerdir,
massey ferguson traktörlerdir,
yazın gelen ''alamancı'' çocuklarına imrenmektir,
kahvehanelerde konuşulan siyasettir,
sokakta taşlarla kale yapıp akşam ezanına kadar oynamaktır,
yurdundan binlerce kilometre uzaklarda şehit düşmektir
ve şehit düşünce hatırlanmamak hatırlanamamaktır,
bozkırın ortasında doğup yine bozkırın bağrına gömülmektir anadolu çocuğu olmak.