bizim de unutamadığımmız bi 'her' var elbette. jeff amca duygularımıza tercüman olmuş, biz de onun kelimelerine olalım dedik dilimiz türkçeye döndüğünce;
unut onu - jeff buckley
Şehir uyumakla meşgulken
Senin kederin uyanık, ayaktadır
Yürüyorum sokaklarda, gözyaşlarımı durdurmak için
Ama o hiçbir zaman yolunu değiştirmeyecek
Kendini kandırma boşuna
Tanıştığınızdan beri kalbindeki sızıydı o
Kalbim sakin her nasılsa
O'nu bir şekilde unutmanın yolunu bulmaya çalıştıkça
Ah, sanırım onu unuttum bile şimdiden
O'nun aşkı solgun bir gül ve daha da ölüp gidiyor
Taç yaprakları dökülüyor ve adamım biliyorum ki
Şarapla doluydu dünya onu tanımadan önce
Ama ayıkken gidebilecek bir yer yok
Kendini kandırma boşuna
Tanıştığınızdan beri kalbindeki sızıydı o
Kalbim buz tutuyor hala
Onu bir şekilde unutmanın yolunu bulmaya çalıştıkça
O ise bir yerlerde şimdi, dışarılarda
Ah gözyaşlarım süzülüyor, o'nu unutmayı denedikçe
Aşkımız bir şakaymış karşılaştığımız andan beri
Tüm sözleri, o'nun tüm sözleri adamım
Tüm acımdır geri dönmeyi düşündüğümde o ana
Saçlarının güneşin altında nasıl da parıldadığı o zamana
Onun neler yapabileceğini anladığım yatağımızın kokusuna
Defalarca ikna etmeye çalışsan da kendini, ona bir daha ihtiyacın olmayacağına
Kendini kandırma boşuna
Tanıştığınızdan beri kalbindeki sızıydı o
Kalbim buz tutuyor hala
Onu bir şekilde unutmanın yolunu bulmaya çalıştıkça
O ise bir yerlerde şimdi, dışarılarda
Ah
Kendini kandırma boşuna
Tanıştığınızdan beri kalbindeki sızıydı o
Kalbim buz tutuyor hala
Onu bir şekilde unutmanın yolunu bulmaya çalıştıkça
Çünkü biliyorum bir yerlerdesin şimdi, dışarılarda.