--spoiler--
Neden suyun mavi rengi aldığını sorup gitmişti bir keresinde. Geldiğinde, kendisine yaptığı araştırmalar sonucunda suyun aslında mavi olmadığını, gökyüzünü yansıttığı için bizlerin mavi olduğunu düşündüğümüzü söylemişti. Heyecanlıydı çünkü doğru cevabı bu sefer bulmuştu. Aradan geçen on saat içinde.
ilk kez yüzünün olmadığını fark ettiği karanlık, Hayır! demişti. Su mavi rengi alır, çünkü herkes onun bir zamanlar Gökyüzüne hayran olduğunu bilir. Küçük bir su birikintisi iken, Gök ün uçsuz bucaksız görüntüsüne, nereden bakarsan bak bitmezliğine imrenmişti. Gök, bu durum için yardımcı olabileceğini düşündü, ama aklına bir fikir gelmiyordu. Ağlamaya başladı. Hep böyle sulu gözdür zaten. Ağladıkça, küçük su birikintisi, büyüdü, büyüdü, büyüdü. Büyüdükçe önüne çıkan her şeyi önüne kattı. içine çekti. Gökyüzüyle yarışa girdi adeta. Günler geçti, yıllar, asırlar Sizin dediğiniz okyanuslar haline geldiğinde, Gök e teşekkür etti. Ama Gök artık yüz vermiyordu. Bunun üzerine, Su, bakanlar kendisini Gök ten ayıramasınlar diye maviliğini aldı gökyüzünün. Araları daha da açıldı. Gök konuşmaz oldu. Ancak iyice bakarsan, ikisinin ufukta bir araya geldiğini, birbirlerinden kopamadığını görürsün. Su bu yüzden mavidir.