evet,
en az 3-5 karı almaya izin vermeli ki, kur-an buna karşı.
şefaat makamı allah ın katında ki; hıristiyanlık gibi bu insanlara-günümüz din bezirganlarına verilmeli. yani günahları af yetkisi. zaten bu gün gayri resmi olarak uygulanıyor.
kamu malı-kul hakkı yiyen, hele ki dini çıkarları uğruna kullanan insanın cenaze namazını peygamber efendimiz kılmamıştır ki; ağzından allah lafı çıkan yöneticiye(haklı-haksız) saldırmak-eleştirme olduğu zaman aforoz yetkisi tanınsın.
kıldığı namazlar cehennemde ateşi olacak diyerek "vay o namaz kılanlara" diyen allah tarafından işaret edilen zevat için yeniden din tanımlanmalı.
allah yer yüzüne vekil görevlendirmemiştir.
hele ki; peygamberlerde bile olmayan yetki ile hilafet makamı ağız sulandırmakta. bunun için insanları ikna edecek öğreti empoze edilmeli.
müslümanın malı-canı diğer müslümana haram olan,
ezilen ve sömürülen bir müslümana karşı, ezen ve sömüren hıristiyanın tarafını tutan,
"zalimlerden-inanmayanlardan dost edinmeyin. siz şan ve şeref olarak allahın verdiğinden daha mı fazla istiyorsunuz. şan ve şeref allahındır" demesini dünya hayatı dünyayı ilgilendirir olarak yorumlamasını isteyen,
ruhban sınıfının yaratılması önünde en büyük engel olan, "sen sadece tebliğ görevini yap. allah istese idi o azıp sapmışları hidayete erdirir idi." peygamberimize(s.a.v) söylenen hükmü-allah kelamını kur-an dan çıkararak, son peygamber-tebliğ dönemi bitmesi durumunu başka bir anlamda yazarak, hz isa yı "dünyaya gelecek" diye bu anlayışa yamayarak kendilerine peygamber süsü veren ve allahın vermediği hidayeti kendileri vermeye çalışarak allah dan daha merhametli-iş bilen durumuna soyunan insanların elinde vesika olması gerekir.
kur-an'ı kerimi okuyun.
islam tarihini de.
insan davranışlarını-medeniyetler arasında savaşı.
dini, allah ile kul arasından alarak, kendilerine distribütör rolü biçen,
allah ın noteri gibi davranan,
yeryüzünde gölgesi diye tanımlayan,
cebimize-amımıza-gırtlağımıza basan eli ise allah ın eli olarak tarif eden insanların istediği durum.