veronika ölmek istiyordu ve veronika bendim.
veronika uyku uyuşturucularını içti ve ben de içtim,
o bir hastanede ben bir yatak odasında gözümüzü tekrar açtık.
"öldüm mü?" diye etrafa bakınırken, dünyanın çirkin yüzüyle bir kez daha karşılaştık.
onunla aynı şekillerde tedavi olduk, ölümden korkutularak.
o korktu, hayatın yaşamaya değer bir şey olduğunu anlamaya başladı. ben korkmadım.
o şizofrenin kucağında uyurken, şizofren onu öldü sandı ve gözlerini açtığında bizi ilgilendirmeyecek kadar sıkıcı hikayeleri başladı ve kitap bitti.
yarısını sevdiğim, yarısından nefret ettiğim kitap ki, eğer tekrar yazma şansım olsaydı veronikayı öldürürdüm.