indirim

entry31 galeri
    17.
  1. şimdi indirim mantığında şu detay var, onun ayırdında olmak lazım:

    kesinlikle, vitrinleri: "yüzde seksen indirim yaptık" "3 alıyosun 2 ödüyosun" "taşınıyoz o yüzden zararına veriyoz" "ahan da kafayı yedik üste para veriyoz" gibi uyarılarla şenlenen ve metrekaresine 38 hanfendinin düştüğü kalabalık dükkanlardan istediğiniz sonucu elde edeceğinizi sanmayın. o tarz yerlerde genellikle hiç kimsenin beğenmediği, kalıplarında sorun bulunan, defolu ürün olma yolunda çığır açan ve aslında fiyatında herhangi bir indirim yapılmamış ürünler bulunmaktadır. herkes ürünlere bakar bakar, "bu ne lan" der çıkar.

    zaten mekanın kalabalık olmasının sebebi odur. "bu ne lan" hipnozunun etkisindeki kişi uzun bir süre ayrılamaz mağazadan. yenilgiyi kabullenemez.

    asıl indirim tenha dükkanlardadır. bir ürünün son numunesi kalmıştır elde. o indirimli satılır. herhangi bir ayakkabı mağazası, yeni piyasaya atılan bir markanın ürünlerini getirtmiştir. gider bakarsınız gayet hoş, daha pahalılanmadan alırsınız.

    bunun yanında; değiştirilmesi lazım gelen ancak unutulan fiyat etiketleri, ürünün sağlayıcısıyla yaşanan iletişim kopukluğu, dikkat çekmeyen mağazalardaki keşfedilmemiş cevherler gibi nice faktör, esas "indirim" dediğimiz olguyu meydana getirirler.

    onun dışında, tüketmeye gönlünü adamış ve özellikle dış görünümü dışında hiçbir boka önem vermeyen boş insanlar sürüsü ülkede bu yoğunlukta oldukça, ortalama iq seviyesine sahip hiçbir satıcı indirim yapmaz. boşa ümitlenmeyin.

    sevgiler. saygılar.
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük