italyanın güneyinde, deniz kenarında bir şehir. italyanın 4.büyük liman kenti. Kuzey italyadan çok farklı. Türkiyenin doğusu nasılsa, napolide biraz öyle bir yer. Kendilerini kuzeyden dışlanmış hissediyorlar. Diğer taraftan, kuzeyliler de onları tembel buluyor, ve bir kesim kuzeyli napoliden ayrı federasyon devlet kurmak istiyor. Kuzeyliler ödedikleri vergilerin hep napoliye harcanmasından şikayetçiler.
Burası kuzeye göre daha salaş ve kurallara pek uymuyorlar. Burada değnekçi ve otoparkçılar var. Ama kuzeyde yok. italya genelinde balkona çamaşır asmak yasak ama napolililere göre serbest. Burada hırsızlık da çok. Arabaların cantlarını çalıp az ilerde satıyorlar. Bir de bir tünelin içinde kaldırıma araç park etmişler. Bu da beni şaşırttı.
Napolililer kendilerini ezik hissediyorlar. Bu ezikliği gidermek için 1. Lige çıkar çıkmaz mafyanın da desteğiyle maradonayı transfer ettiler. maradonanın da sayesinde o sene lig birincisi oldular. Bu yüzden maradonayı çok severler. Maradona napolide evlendi, çocuğu oldu. Ama futbol hayatı burada son buldu. Çünkü burada uyuşturucu ve kokaine alıştı.
Burası aslında bana önce deniz kenarında olması ve kuzeye göre daha ucuz olması nedeniyle cazip geldi. Fakat sonradan turistlerin uğrak yeri olan napolideki çok kalabalık bir restoranda iki arkadaşım mantarlı pizzadan zehirlenince buradan soğudum. Hani tenha bir restoran olsa yemekler beklemiş, beklerken bozulmuş derdim. Ama restoran çok kalabalıktı ve yemekler sürekli tüketiliyordu. Ayrıca aramızdan daha önce kuzeyde de mantarlı pizza yiyenler oldu, ve herhangi bir zehirlenme olmamıştı. Ya bu napolililer galiba cidden sahtekarlar. Yemek konusu dışında burada hırsızlık da çok. Kısacası burası bence çok güvenilmez ve sakat. Bir daha napoliye uğrayacağımı hiç sanmıyorum. Yine de siz bilirsiniz.