vatan toprağı her toprak gibi bakıma muhtaçtır.
sağlıklı, verimli,
doyurucu ürün alınabilmesi için
iyi ekilmesi, üzerine titrenmesi, sabırla işlenmesi gerekmektedir.
vatan toprağının asıl sahipleri
"al şu toprağımı işle"
diyerek tarlalarında çalışmak üzere
yöneticileri tarlalarının başına
ücret karşılığında getirir.
üzerinde çalışmaya başladığı uçsuz bucaksız tarlayı
bir zaman sonra kendinin zanneden düşüncesiz tarla idarecileri
toprağın asıl sahibini ve maaşını aldığı insanı hiçe sayarak toprakla sadece kendinin ve çevresinin doyacağı kadar ilgilenir ve geri kalan toprağı sahiplerinden de esirgeyerek çürümeye terk eder.
bu çürümeyi
başka milletler tarafından atanmış tarla çalışanları bir fırsat olarak görür
ve bizim tarlamızda çalışmaya, kendi mahsullerini ekmeye, toprağı kendi bildiklerince, toprak sahibinin alışık olmadığı ve alışamayacağı şekilde işlemeye başlar ve vatan toprağı böylece anlamsızlaşır...
verimsizleşir.
bizler bu vatan toprağının üzerinde yetiştirilen mahsulleriz.
bizler, hormonlu, su verilmemiş, iyi güneş görmemiş, ilaçlanmamış, sevilmemiş, hamken biçilmiş, çürümeye bırakılmış mahsulleriz.