çevrenizin sürekli evlenmeyi dikte etmesi

entry13 galeri
    3.
  1. baba tarafından harçlıkla tehdit edilen zavallı bir genç halasını alış-veriş merkezindeki sütlaççıya götürmek üzere ağır-ağır yolda yürürken sınıf arkadaşı ile karşılaşır;

    - selam leyla nasılsın?
    - iyidir, senden?
    - güzellik valla, halamla tanıştırayım seni.
    - nasılsınız teyzeciğim? öpeyim elinizi.

    ayrıldıktan sonra;

    - güzel kız! okuldan mı arkadaşın?
    - evet hala, sınıf arkadaşım.
    - sende göynü var bunun!
    - nerden çıkarıyorsun hala! kızın sevgilisi var.
    - onun göynü sende. bak! sonra bana demedi-deme.
    - demem-demem! sen merak etme.

    az sonra dayanamayıp;

    - bileğinde bir doğum lekesi vardı genişçe, olur öyle! benim de sol böğrümde vardır. rahmetli her gördüğünde "kınalı kuzum!" derdi bana. aaah! ah!
    - ne o hala? özledin mi eniştemi?
    - terbiyesiz maskara! sen beni bırak da şu hanım-hanımcık kızı kaçırma! nerde şimdi büyüğünün elini öpen genç kız.
    - sevgilisi var diyorum hala! üstelik de çok yakın arkadaşım benim, can-ciğerim, kankam. sığar mı bu arkadaşlığa?
    - aman canım! arkadaş olmuş da n'olmuş! elini sallasan arkadaşa değer, birini kaybedersin-öbürünü bulursun. biz senin hayat boyu birlikte olacağın, bir yastığa baş koyacağın kızdan söz ediyoruz. bu kız, iyi bir kız... gözüm tuttu bunu benim, hem sevecek de seni belli, öyle bakıyordu gözleri. yanılmam ben!
    - hala, öldürme beni allasen! şu sütlacı zehir etme, dizme boğazıma da güzel-güzel yiyip dönelim.
    - ne var canım! senin iyiliğin için söylüyoruz. şimdiki erkeklere de bir haller olmuş ayol! eskiden delikanlıların yanında kızdan bahsederken kulak kesilirlerdi, gözleri çakmak-çakmak olur yanardı. şimdikilerse bir alem! şu güzel kız dururken, boyalı bir yosmanın peşine takıl da çürüt ömrünü sen! sonra da dersin; "aaah! halacığım ah! dediydi bana vakti-zamanında; "şu kınalı kuzuyu kaçırma oğlum" da dinlemediydim.
    - halaaa!

    böylece uzaaar gider efendim!
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük