orhan kemal'in dizileştirilen eserlerinden biri daha. tutar bu dizi de.
neden, çünkü acıtasyon var gibi duruyor. okumadım bilemiyorum lakin körü körüne bağlanıp izleyesim de yok diziyi. ancak kadro oturmuş gibime geliyor.
öncelikle; şemsi inkaya lan sen ne nankör, ne yaranılmaz adamsın lamia'dan beri yaranamadık sana. ne yapsak ne söylesek boş. gözün doysun gözün! gözün demişken; adamın ayağı çukurda ama yapacağından geri de kalmıyor. 19 yaşındaki nursel'e yan gözle bakıyor köftehor. evin anası nursel'i iskender'e yakıştırıyor. adam alacağı varmış gibi olmaz öyle şey diyor. allahından bul emi sen!
özgür çevik sözüm sana! o kılıbıklıkla nursel'i hiiiç bekleme.o ne güzel kekeleme, ne güzel mal mal bakmalar. eziği oynuyorsun ya nasıl da omuzların düşük öyle nasıl da giyinmişsin yolda görsem yüzüne tükürmeye tenezzül etmem hani öyle cibiliyetsizsin sen. helal vallahi.
mehtap bayri, senin gözünü oyarım kadın! o dışarda olan gözünü oyarım senin! tamam 16 yaşında evlenmiş olabilirsin de be kadın senin 19 yaşında kızın var. oynaklık da bi yere kadar. utanman arlanman olsun biraz. ama ne yalan söyleyeim bizim mahallede olsan giderin çok olur yine bi endamlar, bi işveler ohooo. hadi canım hadi!
ceyda ateş peki ya sana ne demeli? feriha'daki kötü kalpli kızdan sonra bu iyi-cici-güzel kız pek güzel olmuş sana aferim kız! saçlar orjinaline dönmüş. arada bi iyi rollerde görelim de sonra yolda karşılaşırsak yüzüne tükürmeyelim kötü kadınsın diye. aşk oyunu'nda da böyle bi kızdın sen. iyimser, ağırbaşlı, hanım hanımcık. vallahi yerim seni. helal olsun. bi kere daha aşık oldum.
müzikler de çok iyi olmuş, fahir atakoğlu'na ayrı bir alkış.
tanım şeysi: arkadaş ortamından uzak yazarın izleyip, kendince kanaat notu verdiği dizidir efendim.