gitme! kal diyemeyenlerin kurdukları cümledir. duyguların en saf halidir aynı zamanda.
ben bu yazıyı sana yazdım
sanırım hatalıyım olmadı baştan alıyorum...
hatalıyım sevgili, sana sevdamı açmamam gerekirdi, sevgimi yıllarca nasıl yaşatıp büyüttüysem içimde sana söylemeden devam etmeliydim.
nerden bilebilirdim ki toz pembe sandığım şeylerin yerini sis bulutlarının kaplayacağını. evet ben seni sevdim, deli gibi, köpek gibi bunda senin en ufak bi katkın olmadı bunu bil sevgilim...
hani uzun yıllar birlikte, o güzel günlerin hayalini görüyorum diyordum ya sana, gerçekten gördüm biliyormusun?
bizi gördüm ne sen nede ben bunun için fazla bir efor sarfetmedik, çıkamadık sahip "biz"e.
ben deli gibi senle dolup taşarken o tılsımı yok etmeyi başardın...
en çok üzüldüğüm nokta birbirimize uzak iken hiç alttan taraf olmadın, aldım diyordun ama alttan almak diye tabir ettiğin şey yerin dibine sokmak idi bizi, fevri hareketlerin o sert sözlerin nasıl yaraladı beni bi bilsen üzülmekten ber taraf oldum... farklı şehirlerde birbirimizin destekçisi olacaktık anne gibi şevkatlı olacaktın bana, bende baba kadar sağlam o bi o kadar herşeye dik ama başaramadık sevgili...
üzülüyorum hemde çok...
nazan öncel ne diyor bak, kulak ver sende hadi...
baskalarına aglama
gel benim omzumda ağla
bu ev sensiz yasanmıyor
odalarına girilmiyor
sunu bilesin ki olmuyor
uyunmuyor gülünmüyor
bir şey ifade etmiyor ah
bugune kadarmış
buraya kadarmış
deyip de gitme
lütfen gitme
ikimiz için gel
hatırım için kal
bir daha gitme
ben bu yazıyı sana yazdim okumayacağını bile bile gözlerimden süzülsede damlalar
hepsi "biz"im için.