kişisel toplantı notlarından

entry4 galeri
    ?.
  1. l./ "öç almayı düşleyen ejder beyleri yine peşimizdeydi, son anda girdik içeri."

    cenk taner, karga ve bira, diyaloglar, cilt 2, s.48, kadıköy 00

    küçük bir parça çukulata kalmıştı. çukulata ağzının içinde hafifçe dağılmaya başladığı anda kahvesinden son bir yudum daha alıp çıkmayı planlamıştı. tam o anda donakaldı. sehpanın üzerinde o kadar çok yarım kalmış kahve fincanı vardı ki, bu sabahki kahvenin hangisi olduğunu ayırt edemedi. hızla gerginleşmeye başladı, geç kalıyordu. çukulata parçası ağzının içinde bir yudum kahve için en uygun yumuşama noktasındaydı ve hızla erimeye devam ediyordu. zaman geometrik bir hızla daralıyordu, tek şansı vardı ve denemek zorundaydı. alnında biriken ter damlacıkları artık çılgın bir erime hızına ulaşan çukulata parçasıyla yarışıyordu. hangi fincanın sıcak olduğunu anlamak için hepsine teker teker dokunacak vakti artık yoktu. iyice azalan seçeneklerden birine uzanıp hızla bir yudum aldı...
    ter içinde kalmıştı. doğruldu, boş gözlerle etrafına bakındı, kendi yatağındaydı. yanına baktı, boş değildi. kalktı, mutfağa gidip büyük bir bardak su doldurdu, içti. mutfaktan yatağa doğru ilerlerken düşündükleri aşağı yukarı şöyleydi. "marjinal lezzet eğrisinin pik yüksekliği o şeyin yenme sıklığından, yendiği ortama kadar birçok parametreye bağlı olarak değişebilir. değişmeyen tek şey insanın eğrinin pik yüksekliğiyle doğru orantılı bir hızla uzaklaştığıdır lezzetin doruğundan."
    yatağa yaklaştığında tekrar baktı, kıvrım kıvrım saçlarına, iri dudaklarına ve açık olsa tüm derinliğiyle ona bakacak olan gözleri örten biçimli göz kapaklarına.
    "sanırım bu kadınlar için de geçerli" diye düşündü tekrar yatağa uzanırken...
    0 ...