avrupa yakası'nın daha güzel olduğunu iddia edenlerin en önemli dayanağı ''anadolu yakası küçük''tür. oysa kadıköy'de yaşıyorsanız zaten gitmek için başka yerler aramazsınız, gerek yoktur. eğlenmek için barlar sokağı*; huzurun semt bulmuş hali için moda; alışveriş için bahariye caddesi, çilek sokak; nostaljiye boğulmak için çarşıdaki antikacılar; dünyadaki en güzel sahil için caddebostan sahili, paranız cebinizde durmuyorsa ve biraz lükse kaçmak istiyorsanız bağdat caddesi; ayrıca söylemeden geçemem, sarı lacivert güzel insanlarla buluşmak için şükrü saraçoğlu stadı.
oldu da çıktıysanız kadıköy'den dışarı, her dönüşünüzde sakinleştirici bir eve dönüş hissiyle karşılar rıhtımda. vapur ve martı sesleri, atatürk heykeli, haldun taner sahnesi. sanatın kalbi atar burda; her türlü sanatın. tuttuğunuz dairenin apartmanının en alt katında en yalın haliyle bir heykel atölyesi olabilir, sokak müzisyenleri daha bir güzeldir sanki, tiyatroya saygı duyulduğunu hissedersiniz.
bütün bunlar varken işte, okul / iş dışında bir yere gitme gereği hissetmezsiniz. bir süre sonra da ''ne kadıköy'ü ya'' diyenlere gülümser geçersiniz. varsın bize kalsın kadıköy.
