mutlu tönbekici

entry35 galeri
    28.
  1. haberde yayınlanan ve Mehmet Ali Önel in hazırlayıp sunduğu Deşifre programında geçen hafta damacana suları işlendi.

    Program yapımcıları suları analiz ettirdi ve ortaya korkunç bir sonuç çıktı: Piyasadan alınan 55 örnekten 42sinde yoğun bir şekilde mikrop var. Bu mikroplar lağım suyundaki mikroplarla aynı. Yani suyumuz affedersiniz ama- boklu.

    Haber hızla yayıldı. Başka gazeteler ve televizyon kanalları da konuyu işledi. Bir hafta boyunca hemen hemen her gün bir yerlerde rastladım.

    Başbakan, Bilgi Üniversitesinin bahçesinde yapılan bir festivalde gençlerin içki içmesi konusunda aradan iki hafta geçtikten sonra şöyle bir açıklama yaptı geçen gün:

    Soruyorum: Bir üniversitenin içinde restoranlarda alkol satışına izin verilebilir mi? Böyle bir şey nasıl olur? Öğrenci oraya gelip alkolü alıp kafayı mı bulacak, ilim alıp kendini mi bulacak?

    Başbakan içki kültüründen gelmediği için “etrafta bira varsa muhakkak alkolik olunur, muhakkak sapıtılır, muhakkak dağıtılır fikrinden yola çıkarak bunu söylüyor. Kafayı bulmak isteyenlerin üniversiteye ihtiyacı yoktur. Her içki içildiğinde kafa bulunmaz demenin manası yok biliyorum ama yine de demiş bulundum.

    Fakat benim burada takıldığım şu:

    Başbakanı, bir üniversitenin bahçesinde eğlenmek isteyen gençlerin içtiği bira şahsen ilgilendiriyor ama 15 milyon istanbullunun boklu su içmesi hiç ilgilendirmiyor.

    Bugün, damacananın içine temiz su doldurmuş olmanın da manalı olmadığını öğrendik. Damacananın bizzat kendisi kanserojen madde imiş! Soğukta ve sıcakta suya geçiyormuş.

    Sağlık Bakanlığı konuyla ilgilenirmiş gibi yaptı, program yapımcılarından analiz sonuçlarını istedi ve kendi analizlerini de iki gün içinde yayınlayacağını açıkladı.

    Bugün cuma, aradan bir koca hafta geçmiş ve Mehmet Ali Önelin twitlerinden öğreniyoruz ki analiz manaliz hakgetire...

    Mamafih yine aynı programda başka dehşet gerçekler de açıklanmıştı:

    - Meyve ve sebzelerimizin yüzde 75i kanser yapacak kadar tehlikeli miktarda tarım ilacı ihtiva ediyor.

    - Giysilerimizin yüzde 80i kanser yapıcı boyalarla boyanıyor.

    - Balların büyük bölümü sahte.

    - Salam sucuklarda et dışında her şey var.

    Ancak Başbakanımızı, bir tek bira içmek isteyen gençler şahsen ilgilendiriyor.

    Boklu sular içebiliriz, tarım ilaçlı sebze yiyebiliriz, zehirli boyalarla boyanmış elbiseler giyebiliriz, sahte ballar yiyebiliriz...

    Yeter ki gençlerimizi biradan uzak tutalım!

    Tek derdimiz bu. ilim irfan bir bira yüzünden gelemedi zaten bu memlekete, o da pek yakında hallolacak zaten..

    bu yazıyı okudukça, bu ülkede müslümanım demeye utanır oldum.
    ellerinde pankartlar ile, ağızlarında allah kelamı ile yürüyerek bira karşıtı anıran-böğüren ve islamiyeti bir ritüeller dinine çevirerek hıristiyanlaşmış müslümanlar gibi yaşayan iki yüzlü ahlaksız insanımsılar.
    allah, islamı sizin gibi müslümanlardan korusun.
    0 ...