şimdi, şöyle düşünüyorum: insan, bir okula, bir işe hatta bir mağazaya alışverişe girdiğinde kendi inisiyatifi ile girer ve kurallarını bilerek ve genelde o kurallara uyarak oradadır. yani iş yerini örnek alırsak, kuralları ona uymuyorsa girip çalışmaz. ya da girip çalışıyorsa, kurallara uymak zorunda olduğunu bilir. işbaşı 9'da ise 10'da geldiğinde yaptırım, ihtar, ceza her neyse uygulanacağını bilir. peki ben dünyaya kendi inisiyatif'imle mi geldim? hayır. o halde neden, yaptığım ve yapmadığım şeylerden dolayı cezalandırılıyorum ya da ödüllendiriliyorum? Allah benim ibadetime neden ihtiyaç duysun? iyi insan olmak için dindar mı olmak gerekiyor? O'nun varlığı kayıtsız şartsız var. ispatları milyonlarca... Ama dine niye ihtiyaç olsun ki? Madem akıl vermiş * iyiyi, kötüyü ayırt ettikten sonra samimiyetle ve hakikaten kimseye zararın olmadan, insan gibi yaşıyorsan bu neden yetmiyor? Deniyor ki Allah sana milyonlarca nimet vermiş, şükret! tamam ederim ama kendi isteğimle gelmediğim bu dünyada o nimetler olmadan yaşayamam zaten. yaşamak için şükürse, şükürler olsun, ama dine neden ihtiyaç var. burada takılıp kalıyorum ve deistlikle teistlik arasında arasında * gidip geliyorum. eksilenmeden ve küfür yemeden önce samimiyetimi belirteyim de içim rahat etsin.