çok küçük yaşlarda, büyük sıkıntılar yarattığı olmuştur. henüz ilkokul 1. sınıfta, hayatında bir bilgisayar bileşenine dokunmamış biri olunduğu zamanlarda, eve gelen ilk bilgisayara sanki bir süs eşyasıymış gibi muamele gösterilir. kullanma klavuzu niteliğindeki kitapçık saatlerce okunup incelendikten sonra, bilgisayarı açmanın bir yolu bulunur. bir süre mayın tarlası oynanır, ardından paintte abidik gubidik çizimler yapılır. her ne kadar özenle muamele edilmeye çalışılsa da bir süre sonra mavi ekran gelir. panik başlar. sanki bu sanat eseri can çekişiyormuş gibi kötü bir hissiyata kapılınır. gece vakti, gidip komşunun ziline basılır, liseye ya da üniversiteye giden çocuğundan, abi veya abladan yardım istenir. abi ya da abla gelip bir resetle işi çözer, aradan yıllar geçer ve uzun bir zaman sonra uzmanlaşıp, o komşunun bilgisayarına bile format atılacak zaman gelir, şimdi o anılar hatırlanınca güzel bir tebessüm oluşur yüzde.