dogville

entry87 galeri
    43.
  1. uyarı: filmi bilmeyenler okumasın(okusan da anlamazsın), ayrıca izlemeyenlere filmi izlemelerini tavsiye ederim.
    birde acayip gereksiz uzun, gereksiz hayal ürünü bi yazıdır okuyarak kaybedeceğin zamana en az bi porno sığar, benden söylemesi.

    filmi bi'kaç kez başlatıp filmin dekorunu görünce kapatmıştım. yıllar geçti bi inland empire bir de dogville önyargım yüzünden beklediler.
    chuck norris filmi severlere tavsiye etmiyorum zira hiç ekşın yok.
    -evet hem de hiç.
    -evet sanırım bütçe yetmemiş.

    neyse asıl konu şu:

    dogville mükemmel.

    "Gregor Samsa bir sabah huzursuz düşlerden uyandığında, kendini dev bir böceğe dönüşmüş olarak buldu."
    ee? ne alaka kafka? diye içinden geçiren kesin olmuştur. *
    neredeyse herkesin bildiği Kafka'nın Dönüşüm adlı romanı bu cümleyle başlar ve Akla şu soru gelir: peki bu adamı bi sabah kalktığında böceğe dönüştüren şey neydi? işte hikayenin öncesi dogvillede saklı. bazılarımızı iğrenç, böceğimsi diğer bazılarımızı da kana susamış bir hayvana dönüştüren şey.

    evet dogville mükemmel.
    ama benim bu konuda yazma sebebim sadece filmin mükemmel oluşu değil. benim dikkatimi çeken şey, aslında hepimizin ne kadar da çok dogvilleli oluşu. *
    aşağıda filme dair sözlük dışından birinin yazdığı yazıyı alıntıladım.

    --spoiler--
    rahatsiz edici sahneleri var. ama bu film insanlara cok sey ogretiyor. hayatimda bu kadar ogretici bir film daha izlememistim.
    bazi insanlari egitemezsiniz, onlari kotuluk etmemeye ikna edemezsiniz. kotuluklerini suratlarina vurunca sadece inkar etmez, sizden daha da nefret ederler. onlari gormezden de gelemezsiniz. cezalarini haketmislerse haketmislerdir.
    merhamet her zaman en dogrusu degildir, en guzeli ve en ahlaklisi da degildir. size kotuluk edenleri mazur gormek, onlara anlayis gostermek, onlarin icindeki seytani ancak besler, buyutur. affetmek belki de o insana yapabileceginiz en buyuk kotuluktur.
    size kotuluk edenlere merhamet duyan, onlara anlayisli davranan, ne cektiklerini dusunup onlarin gozunden olaylara bakan biriyseniz, bu filme gidin. gidin ki anlayin, iyilik karsilikli degildir, kotuler cezalandirilmalidir.
    eger kotuluk ettiyseniz birine, iftira ettiyseniz, fesatca ona yapmadigi, hatta dusunmedigi suclari yakistirdiysaniz, onun namusuna, serefine dil ya da el uzattiysaniz.. o zaman gitmeyin bu filme. bu filmde kendi igrenc yuzunuzu gorup gercekleri yine inkar edeceksiniz.
    yine kandiracaksiniz kendinizi ve suphesiz size benzeyenleri. o yuzden hic zahmet etmeyin.
    fakat merhamet eden biriyseniz, gercekten size, sahsiniza korkunc kotulukler yapilmissa, ve siz herseye ragmen icinizde bir yerde o kisiyi kendi hayatindaki acilar ve zorluklar yuzunden mazur goruyorsaniz, gidin bu filme. hemen.
    --spoiler--

    buna benzer onlarcası da burada ve başka yerlerde yazılmış zaten ancak bu çok açık bir örnek olduğundan seçtim. dogville li "iyi bir insan"ın düşünce yapısı işte yukarıdadır.

    diğerleri de şöyle diyor kısaca: "oyunculuk çekim vb harika",
    "isayı anlatan film", "kibrin ne olduğunu gözler önüne seren film" hatta bazılarının dilinin ucuna kadar geliyor ama "insanlığa atılmış bir tokat" diyebiliyor. bence bunların tamamı gerçekten kaçma çabasıdır.
    aynı dogville sakinlerinin yaptığı gibi ki işte filmi mükemmel yapan da budur. adam açıkça söylemek istediğini nokta virgül atlamadan söylediği halde biz dogville liler üstümüze alınmıyoruz.

    hayır tam anlatamıyorum! neticede bir film bi'şey söyler ya da söylemez. söylediği şey de neticede bi filmin söylediği şeydir. ee napalım tamam der geçersin. ama...

    beni etkileyen: filmi izleyenlerin bu filme dönüştüğünü görmek oldu. sanki bi tür lanetmiş gibi.

    önce filmle ilgili genel fikirlerimin kısa özeti:
    filmi mükemmel yapan şey oyunculuk, dekor, çekim tekniği ya da tanrı-isa-kibir göndermeleri değil. hatta özellikle öyle olmasın diye uğraşılmış.

    oyunculuklara tekrar bakın en uç durumlarda dahi tepkiler, mimikler keskinleşmiyor, sıradan bir konuymuş gibi konuşulup bitiriliyor(tecavüze uğradığı sahneler vs). yakın çekim yüzler; hiç birine olayın gerginliği hakim değil. bağırıp çağıran yok. sivrilen bir oyuncu yok. her şey, herkes özellikle son derece vasat.

    olayın geçtiği mekan neredeyse sadece çizgilerden ibaret.

    evet grace-isa benzetmesi var ama bunu sadece grace'in hristiyanların isa'yı resmettiği gibi sarışın mavi gözlü olmasından ve hristiyan üretimi bir film olmasından dolayı söylüyoruz.
    kuran'da aynı tanıma uyan ve hatta tıpkı grace gibi en sonunda allah a halkını şikayet edip, allah'ın azabını gönderten peygamberler bile var. aynısı tevratta var.
    kuran'dan lut kavmini, tevrattan sodom u okuyun. tıpkı grace gibi onları da kasabadan kovulmakla tehdit bile ediyorlar ve sonunda allahın gazabı çoluk çocuk demeden üzerlerine oluyor.

    grace ne isadır ne lut'tur, ne de musa köpektir.
    (musa-köpeğin adı-: her şeyi başlatan ve bitiren etkisiz bir koruyucu rolü -grace musanın havlaması ile ortaya çıkar ve film musanın havlamasıyla sona erer-)
    çünkü isa yı isa yapan ya da diğer peygamberleri (eğer inanıyorsanız) amaçlarıdır. isanın aksine, grace içinde bulunduğu kasabayı değiştirmeye daha iyi bir yer yapmaya çalışmıyor, kasabalılardan bir beklentisi yok, hatta orada saklanabildiği sürece herşeyine katlanmaya razı.
    filmde bir isa varsa o da tom dur, ki tom tam bir kaybedendir. bu yönüyle film aslında din eleştirisi içerir. dinin dogville toplumunda yeri vardır ve dışardan gelen grace de neredeyse bir isa gibidir, buna rağmen film dogville in hazin sonunun filmidir.

    giriş bölümünde dogville için amerika roky dağlarındaki herhangi bir kasaba gibi sakinleri iyi ve dürüst insanlar olan bir yer deniyor. normal, bildiğimiz, sıradan, iyi insanlar. dışarıdan gelen onlardan da iyi biriyse neden bu dogville in sonu oldu? yoksa iyilikten maraz mı doğar?

    sıradan bir insanı iyi ya da kötü yapan nedir? iyi bilinen, dürüst insanları kötülüğe sevk eden ne olabilir?
    bunun cevabını net bir şekilde veriyor film ve cevabının doğruluğunu bizim üzerimizden ispatlıyor.
    insanı şekillendiren şey zaruretlerdir eğer zaruretlerimiz olmasaydı iyi olmazdık. yani insan özünde kötüdür. bunu söylerken "insan"dan bahsetmiyorum. demek istediğim sen kötü birisin buna inanmayabilirsin ama bu gerçek. tıpkı virüsler gibi tıpkı dogville liler gibi uygun şartlar oluşana kadar herkes iyidir.

    evet ben kötü bir insanım, eğer başıma bir şey gelmeyeceğini bilseydim ve gücüm yetseydi; allah korusun neler yapabileceğimi hayal bile edemiyorum.
    3 ...