türkiye nin yüzde 99 unun müslüman olması durumu

entry94 galeri
    24.
  1. kanımca bu konuya engüzel cevabı 1997 yılında yazdığı bir yazıyla Can DÜNDAR vermiştir.Hala Türkiyede hiçbirşey değişmemiştir.Sadece yazıda bahsettiği işimler değişmiştir.Zihniyet aynı zihniyettir.Katılmamak elde değil.

    Beni düşün hesaptan!

    Halkının yüzde 99'u Müslüman olan bir ülkede" diye başlayan konuşma­lardan siz de sıkıldınız mı? Birileri lafa böyle girdi mi, genellikle peşinden ya "salyangoz satıcıları"na tehdit ya da şeriat propa­gandası geliyor.

    itiraf etmeliyim ki, ben nüfus kaydı itibarıyla ister iste­mez ve otomatikman söz konusu yüzdenin içinde gö­rünen bir yurttaş olarak bu genelle­meye malzeme ol­maktan son derece rahatsızım.

    Nasıl ki, nüfus kaydımı yaptırırken kimse bana danış­ma gereği duymamışsa, şimdi o nüfus kaydı­na atıf yaparak sonuç çıkaranlar da pek fik­rimi almıyorlar. "Sen bu yüzde 99'un içinde görünüyorsun. Biz de ikide bir seni 'Bizden­dir' diye ilan edip duruyoruz. Gerçekten bi­zimle aynı şeyleri savunuyor musun" diye sormuyorlar.

    Başka "Müslümanlar"a sorduklarına dair bir kanıt da yok ortada...

    O halde nasıl oluyor da, Sivas avukatları, Sincan saldırganları, iran hayranları, muha­liflerine meydan okurken sürekli -beni de içine alan- bu yüzdeye sığınıp duruyorlar?

    Nüfus istatistiklerinin "din" maddesi, bi­linç çağında "serbestçe yapılacak seçim"e değil, "doğuştan atama" esasına göre düzen­lenirken ve sonradan değiştirmeye kalkanla­ra da hiç iyi gözle bakılmazken, nasıl olup da o yüzde 99'u yekpare bir kitle olarak gö­rüyorlar?

    Ortada bu kadar farklı din, yorumu, bu ka­dar farklı Müslümanlık algılayışı varken, yo­baz bir dayatmacılığın bir toplumun nere­deyse tamamını esir almış olabileceğini nasıl iddia edebiliyorlar?

    Bu oranla gurur duyanları hayal kırıklığı­na uğratmak istemem; ama izin verirlerse ben, bu "hesap"tan kendi payımı düşüyo­rum.

    Bu eksilmenin yüzde 99 içindeki payı hayli küçük olabilir (ki matematik gereği, bugün­den itibaren yüzde 98 küsur'dan sözedilmesi lazım), ama benim vicdani muhakemem içindeki önemi çok büyük...

    Çünkü eğer kastedilen "Müslümanlık", şu iktidarda tezahürünü gördüğümüz zihniyetse, ben o zihniyetin ilelebet payidar olma ih­tirasına, istatistik bir veri olarak katkıda bu­lunmak istemiyorum.

    "Siyaset, dinin emrindedir" diyen Tansu Çiller'le nüfus kağıtlarımızın din sütunların­da aynı şeyin yazılı oluşunu, basit bir yazılım hatası sayıyorum.

    Çiller cehaleti, "laikliği siyasallaştırmayın' diyerek tarihin gelmiş geçmiş bütün siyaset bilimcilerini mezarlarında ters çeviredursun, asıl çabanın "laikliği siyasallaştırmak" değil, "siyaseti laikleştirmek" olduğunu biliyorum.

    O yüzden her gece 21.00 mumlarından ül­ke çapında dev bir meşale yakan, "demokra­tik, laik ve çağdaş bir devlet" talebiyle yolla­ra dökülen milyonlarca insanın da, "yüzde 99'u müslüman olan bir ülkede" diye başla­yan cümlelerin devamındaki yobazlığa mal­zeme edilmekten hoşlandıklarını hiç sanmı­yorum.

    O insanlar, yüzyıllık bir mücadeleyle şeria­tın elinden alman çağdaş hukuku savunu­yorlar ve bu nedenle de "demokrat" kimlik­lerini, "Müslüman" kimliklerinin önünde ta­şıyorlar.

    "Halkının yüzde 99'u Müslüman olan Türkiye..." diye lafa girenler unutmamalıdırlar ki, o Türkiye, aynı zamanda "halkının yüzde 92'si anayasadaki demokratik ve laik cumhuriyet için oy vermiş olan Türkiye"dir.

    "Halkının yüzde 80'i Refah Partisi'ne oy vermemiş olan Türkiye"dir.

    iş rakamlarla oynamaya gelirse, vicdanlar­da yaşaması gereken bir dini, dünyevi siyase­tin referandumuna sokmak gibi tehlikeli bir oyuna yaklaşırsınız.

    O yüzden iyisi mi, şu Müslümanlık işini çekin tartışmaların içinden...

    Yok ille de yüzde 99 üzerinden siyasal ikti­dar hesapları yapacaksanız, çok rica ediyo­rum, beni düşün hesaptan..!

    Benim siyasetim, dinin emrinde değil çün­kü...
    3 ...