dean r koontz

entry25 galeri
    19.
  1. Stephen King ile karşılaştırılmasında illet olacak hiç bir şey olmayan yazar. ikisi de korku-gerilim romanları yazarak üne kavuşmuştur ve ikisi de bu alanda günümüzün en çok satan ve en bilinen yazarlardır. Kimle kıyaslanacak, Alan Paton'la veya Dostoyevski'yle mi? Yazım tarzları farklı olabilir, ama özellikle Koontz'un konu olarak King'in her bir kitabını arakladığını düşünürsek, kıyaslanmaları gayet doğal. Amazon com bile birlikte alınacak kitaplar diye bir yazarın kitaplarını öbürünün okuyucularına tavsiye ediyor:

    Her ikisinden de aşağı yukarı on ikişer kitap bitirmiş ve Internet'te haklarında bir şeyler okumuş biri olarak:

    King, evrenler, dünyalar yaratır, Koontz bir kez okuyup bir kenara bırakacağınız kitaplar yazar;
    King, Kara Kule gibi onlarca paralel dünyayı içeren bir başyapıt yazar, kendi karakterlerinden, mekanlarından oluşan bir evren oluşturur (Stephen King evreni gibi), Koontz, Frankestein veya Odd Thomas gibi seri kitaplarının sonunu bile getirmeyi beceremez;
    King'in karakterleri sayfadan fırlar, canlı canlı bildiğiniz insanlarmış, sanki dokunsanız oradaymış hissini uyandırır, Koontz'un karakterleri bütün kitaplarında aynıdır ve vasattır;
    King köpeklerle kedilerle pek ilgilenmez, Koontz'un her kitabında dünyayı kurtaran doğaüstü güçlere sahip ve çok yetenekli bir köpek vardır (öheeeh yeter be abim);
    King, önce uzun uzadıya karakterleri mekanı falan tanıtır, Koontz hemen aksiyona geçer; King ilk başta uzatıyor görünse de aslında o karakterlere ve mekana o kadar alışırsınız ki başlarına bir şey gelince üzülürsünüz ölecekler diye ödünüz kopar, Koontz'u James Bond filmi izler gibi çekirdek çitleyerek okursunuz;
    King'in dünyasında hiç kimse güvenli değildir, en sevdiğiniz kahramanı şırrakkadak öldürür size bir dolu galvanizlenmiş küfür ettirir (Kemik Torbası), Koontz'da iyiler şıkır şıkır muhakkak kurtulur öyle mutlu olurlar ki içiniz bayılır;

    ikisi de zaman zaman romanları gereksiz yere uzatır;

    King'in hemen hemen her kitabı öyküsü filme çekilmiştir aralarında Yeşil Yol, Shining ve Esaretin Bedeli gibi olağanüstü yapımlar da vardır (berbatları da var tabi), Koontz'un iki tane bulabildim, onları bana bir kamera ve biraz bütçe verseler ben de çekerdim o kadar kötü;
    King, demokrat bir solcudur, Koontz, Allahın şakirti*;
    King, Korku ustası olarak Lovecraft ve Poe ile aynı ligdedir, Koontz sıralamada belki ilk yirmide kendine yer bulabilir (TÜrkiye'de tanınmayan o kadar çok korku yazarı var ki);
    King bugün 20. yüzyılın yetiştirdiği en iyi Amerikan yazarlarından biri kabul edilmektedir (heye höyö demeyin Internet'i araştırın) Koontz ile ilgili bu tür tanımlamalara hiç rastlayamadım;
    King, Avustralya'da bir kitap evine girip gizlice kendi kitaplarını imzalayıp sürpriz yapacak kadar Constant Readers adını verdiği okurlarını sever, Koontz anca içki içmeyin, geç saatlere kadar sokakta kalmayın şu kitabımı alın diye öğüt verir.

    Velhasıl, King dahi bir ustadır, gelecek nesillere kalacaktır, Koontz iyi bir yazardır, yazmayı bırakınca unutulacaktır, King'e göre kum havuzunda oynamaktadır.
    1 ...