türkiye'nin yakın tarihinde dönemlere göre sürekli mutasyona uğramış konudur. örneğin, 90'lı yıllarda Atatürkçülük gerçekten çağdaşlıkla, aydınlanma ile anılıyordu. Atatürkçü yazarlar,sanatçılar hepsi bu anlayışı çok farklı yerlere taşımışlardı.
Şimdi ise ne olduysa sürekli bir baskı unsuru,militarist söylemlerin dayanağı, yasakçıların kılıfı, darbecilerin hamisi...anlamak zor. cumhuriyet mitinglerinde başörtülü kadınları parçalayan,ordu göreve diyenlerin hepsinin elinde Atatürk posteri,bayrağı vardı. 28 nisan muhtırası, 28 şubat'ın o meşhur tiyatroları hep atatürk ismi ile pazarlandı. halk atatürk isminden soğudu, atatürkçülükten korktu. bunu kabul etmek zor gelebilir ama her seçim döneminde bu gerçekle yüzleşiyorsunuz işte.