nasıl olacağı merak konusudur. böyle bir şey en fazla şiddetle olur herhalde. zaten ırkçılar, ırkçılık karşıtlarıyla fazla haşır neşir olmayacaklarına göre 'seninle arkadaşlık yapmıyorum' durumları da söz konusu değil. tabi, doğru anladığım gibi şiddet söz konusu. burada bunu(ırkçılara uygulanacak şiddeti) kim/kimler yapacak merak konusu. mesela ben sosyalist sürüngenlerin çok fazla olduğu bir üniversitede okudum, görüşlerimi bilen de biliyordu, saklama gereği de duymuyordum. hiçbir yavşakta çıkıp ufak tefek olaylar dışında ne iş diyemedi. nitekim diyemez de. hele bir sosyalist hiç diyemez.
sonracıma ağzınızdan bırakmadığınız demokrasi kavramındaki ifade ve düşünce özgürlüğü adı verilen kavramlar da buna yasal olarak izin veriyor. misalen; anders behring breviek sömürü yanlısı 77 kişiyi uçurmak yerine 1500 sayfalık kitabını bastırtsaydı hiç bir şeyden yargılanamayacaktı.
ama her ülkede bu mantıkta insan çıkıyor. bana karşı çıkanlar ölsün, ne yaparsam yapayım herkes beni sevsin gibi şeyler düşünenler. onlara tavsiye olarak bu yarı hümanist yarı sosyalist zırvalarından ırkçılara değil de ırkçılık karşıtı olmaktan başka bir şansı olmayanlara bahsetmesini diliyoruz. nitekim avrupa'da bu tür şeyleri eğitim seviyesi düşük hatta yer yer öyle bir seviyesi olmayan sömürgeci göçmenler yiyor. mesela daha ''bulacak'' yazmasını bile bilmeyenler gibi.
sizler için daha da kötüsü şöyle bir yirmi yıl sonra kimin kimi dışlayacağını avrupa'da ve ülkemizde severek izleyeceğiz.