şimdik; üç tane beyefendi düşünelim. kendilerinin belirlenmiş bir iş pozisyonuyla alakalı olarak formasyon, mesleki beceri, tecrübe, performans ve dahi bütün bıdı bıdıları aşağı yukarı eşit olsun. ancak ve ancak bu yurdum insanlarının birisinin bacakları yok, diğeri aşırı kilolu ve üçüncüsü de normal boyutlara sahip bir filinta. başvurdukları iş pozisyonu da fiziksel herhangi bir gereksinim taşımayanından, beyin kullanma becerisi talep ediyor...
elimizde bir de çalıştığı yıl ile doğru orantılı olarak yükselen ayakkabı topuklarına sahip insan kaynakları uzmanımız var, ki kendisinin şu anda sahip olduğu topuk uzunluğu yedi cm dir.
işte yukarıdaki durum sonucunda bir şeçim içerisinde bulunması gereken teyze görünümlü ablamızın beyni hata raporu verince devreye girebilen bir sistemimiz var ve diyesi odur ki;
işbu örneklem içerisinde, ileriye dönük olarak aktif bir şekilde çalışabilecek, gerekirse yönetici pozisyonuna getirilip diğer plaza insanlarıyla, "ah evet hepimiz yakışıklı hepimiz güzel, hepimiz zeki ve hepimiz zenginiz" zümresi içerisine girebilecek kişiler bu pozisyon içerisine dahil edilir.
bencileyin, insanların kesinkes kaynaklarıyla değil de her konuda olduğu gibi kaymak kısımıyla ilgilenen bu alanın, doğuştan getirilen "yaşama hakkı" ile ilgili pek bir bilgisi olmayışı ne kadar da büyük bir ironidir.