zamanında bir bölümünü izlemiştim ki, hala gülerim. bir daha ne görmek ne duymak nasip olmadı o bölümü. bir sözlük yazarıda çıkıp "işte dostum şurada" demedi. yazıklar olsun hepinize. uzun uzun anlatıyorum bulup getirmezseniz bu sizin ayıbınız.
her zamanki gibi tom jerry'i kovalamaktadır. kovalaşma sırasında kulübesinde uyuyan dog fazlasıyla rahatsız olur, bir iki derken dayanamaz ve kulübesinden fırlayarak tom'u kovalamaya başlar. korkuyla dog'dan kaçar tom. tam yakalanacakken dog'un tasaması daha fazla yaklaşmasına izin vermez. tom olayı anlar ve sevinir ve dog'un maksimum ilerleme noktasına ayağıyla bir çizgi çeker. jerry'i kovalamaya devam ederken her seferinde kulübenin yanından geçtiği sırada çizginin ötesinde durur ve burnunun dibine kadar kendine hırlayan dog'un kafasına sopasıyla vurur ve bundan aldığı keyifle kahkaha atar. iki üç kez bunu tekrarlar. bu durumdan uyanan dog bir ayak hareketiyle mevcut çizgiyi siler ve kendine daha yakın bir nokta üzerine yeni bir çizgi çeker ve bekler. tom yine gelmiştir elindeki sopa arkasında ve ağzı kulaklarında çizginin ötesinde dog'un saldırmasını beklemektedir. dog anidan fırlar ve tom'u kucaklar. (bu sahaneye lütfen dikkat, aklıma geldikçe gülmeden yarıldığım üç beş saniye. tom'un kovalamaca esnasında sırf kendi eseri çizgiyi kullanarak dog'un kafasına vurup biraz daha eğlenme arzu, kovalamayı kesip durması, çizginin ötesinde kendinden emin ağzı kulaklarında beklemesi bambaşka komiklikte. dog'un her şeyin bilincinde aninden tom'un kaçmasına müsade etmeyecek şekilde fırlaması ve vucuduyle tamamiyle tom'u kavraması. tom'un o an, korkulu bir yüz ile ekrana bakıp yutkunması. muhteşem ötesi)
