Genellikle adet kanaması sırasında cinsel ilişki
tabu olarak görülür. Bu düşünce, çoğunlukla çok
derinlerde gizli, kör inançlara ve adet
kanamalarının pis bir olay şeklinde açıklandığı
dinsel kurallara dayanır. Biz bu sorunu tıp
açısından hareket ederek inceleyeceğiz. Psikolojik uyarılma dışında, kadının bedensel
arzulan banyo yapınca olduğu gibi, cinsel
organlara kanın toplanmasıyla, doğal yoldan
artar. Cinsel arzuların adet kanamasından birkaç gün öncesinde ve kanama sırasında artması
doğal karşılanmalıdır. Çünkü cinsel organlar kanla
doludur. Fakat olası ağrılar yüzünden kadın, doğal olarak
oluşan isteklerini dizginler. Hiç bir rahatsızlık
duymasa bile, yalnızca kanama olduğu için
arzularını bir kenara atar. Bu nedenle, birçok
kadın, adet kanaması sırasında cinsel ilişkide
bulunmayı reddeder, fakat okşanmayı, kucaklanmayı ister. Böyle uyarılmaların rahim
üzerinde bazı etkileri olabilir ve kanamayı
artırabilir. Bazı erkekler, adet kanaması olan kadınları arzular. Fakat birçok koca, kanamanın başladığını
duyunca, gizliden gizliye derin bir nefes alır.
Çünkü bu süreyi kendilerine dinlenmek için bir
ara olarak görürler. Fakat adet kanaması beş veya
daha fazla gün sürdüğü için, içlerinden birçoğu,
bunun bir an önce son bulmasını arzular. Bu erkekler kendi kendilerine, bütün bu kanama
süresince perhiz yapıp yapmamaları gerektiğini
sorar ve eğer gerekmiyorsa, hangi önlemlere
uymalarının doğru olacağına kafa yorar.