70 milyonun yaşadığı bir ülkede yaklaşık 69 milyon hukukçu olduğunu görmemizi sağlayan hadise olmuştur aslında bu şike davası. herkes hukukçu, herkes hükme varmış, olayı çözmüş, havalarda uçuşan torbalar, paralar vs. vs. emenike'nin de para aldığı görüntüler vardı değil mi? ama aslında öyle görüntüler olmadığını öğrendik. ha yok öğrenmediysen öğren bence iki satır haber falan oku çıkar at gözlüğü şeklindeki taraftar formanı da. kimse demiyordur ki aziz yıldırım suçlu ise cezalandırılmasın. babamın oğlu değil ya isterse müebbet yesin. derdimiz ve dediğimiz tutuksuz yargılamanın esas olması gereken bir ceza kanunu mevcutken bu soktuğumun ülkesinde sen hakkında herhangi bir hükme varmaksızın bir insanın özgürlüğünü neredeyse bir yıldır kısıtlıyorsun. özgürlük ulan bu. kaybedilen tek bir saniyenin bile geri dönüşü olmayan bir hayat yaşıyorsun. ulan it gel seni koyalım bir gün o duvarların arasına. bak bakalım kimin anası kimin bacısını bırakıyorsun. olayın aziz yıldırım ile sınırlı olduğunu da söylemiyoruz. ülkedeki adalet sisteminin boktanlığına dikkat çekelim diyoruz da anlayana. tın gelmiş tın gidiyorsunuz. hrant dink davasında da hepimiz ermeniyiz lafını anlamayan sığlar sizdiniz, ergenekon saçmalığında da dört yıldır tutuklu bulunan mustafa balbay ile tuncay özkan için "eee nolcak ya darbe yapacaklarmış ya iyi olmuş" diyerek özgürlüklerinin kısıtlanmasını destekleyen sizdiniz, puşi taktığı için 2,5 yıl tutuklu yargılanan ve sonra hadi bakalım yoluna denilen cihan kırmızıgül'ü biz savunurken "allahın kürdünü niye savunuyorsunuz" diyen de siz. he amına koyim he zaten bütün derdimiz şike olmadığına dikkat çekmekti bizim de adalet sisteminin boktanlığına değil. bu kadar sığ anlamaya aynen devam.
