uludağ üniversitesi kütüphanesi

entry41 galeri
    5.
  1. üst katındaki karşılıklı iki adet devasa salona gelen öğrencilerin, ders çalışıp, kitap okumaktan başka her b.ku yediği yer. şahsımca şahit olunan şey de, örnek olarak şuydu efendim;

    birgün dedim, ''yarın sınavım var, zamanım da var bari kütüphaneye gideyim de, bir tekrar ederim konuyu'' sonra girdim, çıktım en üst kata, bayan tuvalet'inin olduğu tarafa girdim, baktım boş zaten, hemen girişteki masaların birisine de konuşlanıverdim efenim. daha, şu an bulunan tek kişilik kapalı yerlerin olmadığı zamanlardı. kütüphanenin bu katında, kenarlarda biraz daha içeri geçmiş bölmeler var, daha kuytu yerler.. oturdum, çantadan çıkarıyorum kitapları falan, bir de ne görem. iki erkek, takriben - pek iyi kesemedim - bir baktım, bir sürü nevale getirmişler, sudur, içecektir, poğaça, börektir allah ne verdiyse rızklarını bölüşüyorlar. ben de, ''afiyet olsun da, daha iyi bir yer bulamadınız herhalde, keşke ilk kattaki yerlerde yeseydiniz be usta, orası daha aydınlık, hem de manzarası bol'' dicektim de, tabii ki yersen.. hayır, bir de yedikleri şeyler ev yapımı gibiydi. hani, piknike gidilir ya, evde bir sürü şey hazırlanır, hamur işiydi, kahvaltılıktı falan. bu sahne de, abartısız aynı bu şekildeydi. masanın üstüne, bir tek gazete serilmemişti, onu yadırgadım bak vallahi..
    2 ...