et ve kemik ve ateş
ve su ve rüzgar ve toprak ve hava
ve sen ey göz yaşlarım,
yeniden ol emrini bekleyen çığlık gibi
saçlarımda alevlenir gece.
acz içinde yanan bir sır düşer de yüreğime
gece ve gündüz arasında
dolaşan bir umut olur...
gökyüzü direnir,
dicle’nin kıyılarında mor menekşeler.
çocuklardan arta kalan
kırık oyuncaklar
saplanır güneşin kalbine...
şehri saran bir isyandır, kaldırımlarda aşk.
umut isyandır, kadın isyan.
zulme direnen tüm mevsimlerde,
bakışların isyan...
gözlerimde sancı yok.
yeryüzü atlası kan.
deniz çekilmiş bu topraklardan,
ırmaklar kurumuş
hiç gelmeyen hasretin içine düşmüş zaman.
üstüne titrediğimiz kelimeler
çizilmiş gövdesinden...
acılar içinde depreşen dünya,
zulme kol kanat geren yeryüzü,
kasılmaktan yorgun düşen yanlarına
hangi hayatı sürsen
tenhalara akan
gözyaşı olur...
bir tek sen
ve bir de vaveyla
kopar gecenin bakışlarında...