4-5 yaşlarındayım, kapının önünde mahalledeki diğer bebelerle top koşturuyorum. o anda içimizden biri işemeye mi gitti, yoksa hepimizin çişi mi geldi bilmiyorum ama hep beraber ağaçlıkların arasına sallandırdık çöğdürüyoruz. bu arada ev, ağaçlıklardan daha yakın... sürü psikolojisi o yaşlarda daha ağır basıyor herhalde.
bütün arkadaşlarım işedi, bir ben kaldım. onlara yetişicem diye de, donu çekmeden fermuarı çekmiş bulundum. bilmem bilir misiniz, eski kotlarda sarı hayvani fermuarlar vardı. fermuar dişlerinin tekmili birden pipinin üzerinden geçmesin mi? bağırıyorum ama nasıl, öyle bir çığlık yok. hastaneye gittik haliyle. babam aklına geldikçe söyler. doktor dişçi arkadaşını çağırdı, diş malzemeleriyle o fermuarın dişleri söküldü diye. o malzemeler bir daha kullanıldı mı bilmiyorum.
doktor sünnet edersek bir haftada kalkar, etmezsek baya bir çeker demiş. babam da kes gitsin o zaman diye onay vermiş. annem de koşa koşa gitmiş garibim, kırtasiyenin birinden süs almış, balon almış falan filan işte.