mesele çok basit görünmekle derin anlamlar içeriyor.
birincisi din meselesi; türkiye nin iran a benzemedeğini (iran daki şii inanışın ezici etkisi) ve asla iran olamayacağını kavrayanlar için yeni umut kapısı olarak mısır önümüze sürülüyor. niye başkalarına benzetilme ihtiyacı hissediyoruz. bizler şeriatla yönetilen osmanlı da dahi ermeni ve yunanlıların huzurlu yaşadığını biliyoruz. din yönünden bakıldığında türkiye asla asla hiçbir devlete benzemeyecektir. ne iran ne malezya, ne suudi arabistan. bu konudaki kuşkular yersizdir.
ikincisi diktatörlüğe kadar kadar tek parti ve tek adamlık sistemidir ki korkulması gereken budur. mısır yada herhangi bir tek adamlı sistemlere türkiye benzemeyebilir. türkiye ileride bu ülkelerden birisi olabilir. olmayabilir de. dünyadaki tek adamların hemen hepsi bir şekilde iktidara gelmiş ve bir daha gitmemiştir. bunu engelleyecek demokratik , insan temel hak ve özgürlüklerine saygılı sistemin oturtulmasıdır bizlere düşen.
ne medya patronlarının yönettiği ülke , ne de asker postallarının altına ezilen ama manipule edilmiş halk, ne de seçimle iş başına gelip kanunlarla oynayarak 20 yıllık iktidarıyla tek başına devletin önüne geçen adamlar.
