düşün ki ;
kar kış kıyamet
sen dizlerine kadar kar içindesin
benim üzerime çığ düşmüş/
apartman boşluğunda kimsesiz bir insan
parklarda ağaçlar
denize dökülen ırmaklar donmuş /
sırt çevirdiğimizden beri birbirimize
aramızda Aşk
üşüyen bir çocuk gibi
bir eli benim sırtımda
diğeri senin/
aramıza soğukluk girmiş o derece/
düşün dü bu
hay/ı/ra yordum
uyandım bir haziran gecesiydi
buz tutmuştu yıldızlar
takvim yapraklarıyla oynadım mevsimler
sokakta ekmek
bu türlü bir kargaşada
Aşk tükendi... Servet afşar.