acı bir haberin işaretçisidir. *
Kapıyı açmak adına anahtarı çıkarmak için açtığınız çantanızın fermuarının açık kalması, telefonun çantadan kayarak, sandalyenin kenarına çarparak yere ya da yere yakın bir yere düşmesidir. Sandalye üstü gibi. Neyse gereksiz bir ayrıntı.
Bazen dağılır orası burası telefonun, bazen de en olmayacak şeylere sebep oluverir bu düşüşle.
Evet, bu düşme sonucu, son aradığınız ya da arandığınız kişinin haberiniz bile olmadan yanlışlıkla tekrar aranması ile devam eder olay. Bir düşünsenize; o kişi abiniz, anneniz, babanız, eşiniz ya da en basitinden bir arkadaşınızdır. Bu kişi herkes olabilir. Kapıcınız? manavınız?
Sevgilinizle eve gelmişsinizdir ve kapıyı kapatır kapatmaz, henüz çantanızı bir kenara koymadan, ayakkabılarınızı bile çıkarmadan başlar her şey.
kadınının o mükemmel tenini koklayıp, yalamak, emmek, ısırmak ve dahası da kadınını bir masaya dayayarak becermek fantezisiyle yanıyordur erkek. Kadın teslim olur öylece elinde çantasıyla. sizi masaya yatırır ve çanta hala elinizdedir, yatışınızla beraber çanta da yan yatar. O an çanta da sarsılır kadınla birlikte ve telefonu pat! Yere düşer, aranır yanlışlıkla biri ve sizi inletirken erkeğiniz, telefonun diğer ucundaki de iniltilerinizi dinliyordur, haberiniz bile yok. of aman.
Aşk sarhoşu filmini anımsayın, dehşet bir sahneydi. Her şey mükemmeldi, o nanannnaaa... enfes bir sevişme anı. ancak şu telefon mevzusu güzelim fantezinin içine sıçan tek unsurdu.
