bir kurşun daha demiştim. peter andrews'un ne yazdığını okumadan danışmanlarını tekrar ederek birçok etnik unsurdan söz eden başbakan erdoğan'ın trt 6 dan sonra belki de en tehlikeli hamlesi bu oldu.
türkçe trt, ya da daha genel olarak türkçe kanallar türk eğitim sisteminin başaramadığını başarmış; bölgeye türkçe öğretmişti. bu da bölge halkının türk milletine aidiyet duygularının gelişmesinde, ortak değerlerin paylaşılmasında oldukça etkili olmuştu.
bilgesam'ın ortak değerler raporunu bu bağlamda faydalı görüyorum. bölge halkının türk milletinden kopuk olduğunu iddia edenlere tokat niteliğinde bir rapordur:
bu uygulaması ile adalet ve kalkınma partisi terör örgütünün ekmeğine yağ sürmüştür.
21 mart 2012 çarşamba tarihinden itibaren aydınlık gazetesinde 4 gün boyunca yayınlanan bir çalışmayı bu bağlamda çok önemli buluyor ve tüm yazarlara öneriyorum.
çalışma, terör örgütünün dilinin "türkçe" olduğunu ortaya koymakla birlikte, "kürtçe ders" taleplerinin amacının, köken olarak kürt olan türklerin isteklerinin gerçekleştirilmesinden ziyade bir kürt kimliği yaratmak olduğunu oldukça başarılı bir biçimde ortaya koyuyor.
söylenecek fazla bir şey bulamıyorum. birçok kimse bu başlığın altında bu hamlenin ne kadar gerekli olduğunu yazıp duracak. bir kısmı kürtçü düşüncelerine hizmet eden uygulamadan hoşnut olarak, bir kısmı cahilliğinden, bir kısmı ise önce partim sonra ülkem zihniyetinden dolayı methiyeler içeren satırları kaleme alacak.
türkiye'nin tabutuna bir çivi daha çakılmıştır. yüce allah bu büyük milletin yar ve yardımcısı olsun.
