12 yaşında hayatla daha yeni karşılaşmış ve okuldan nefret etmiş bir çocukken okula gitmemenize izin verdiği andır.
Fütursuz bir liseliyken elini 90 derecelik bir açıyla kısa bir yol izleyip cüzdana gidip para verdiği yörünge boyunca süren sessizliklerle dolu andır.
Anarşist bir ergen için bir akşam babası uyurken eve geldiğinde, odasında onda olmayan Bakunin ve Marx'ın kitaplarını yatağının üzerinde bulduğu andır.
35 ine kadar 3 kere evlenip boşanmış, mesleğinde bile bir türlü dikiş tutturamamış, insanlar tarafından yalnızlığa itilmiş bir hayatın dante gibi tam ortasındayken kendinizi öldürmeyi düşündüğünüz vakit, elinde rakı şişesiyle çat kapı geldiği andır.