--spoiler--
BEN GÖLGEYiM.
BEN AVIM.
BEN KATiLiM.
BEN HEDEFiM.
KURTULMAK iÇiN TEK ÇAREM VAR: DiĞERiNDEN KAÇMAK.
PEKi YA DiĞERi DE BENSEM?
--spoiler--
hurriyet gazetesinde yer alan röportajında kitabıyla ilgili olarak;
--spoiler--
Son kitabınızda hikâye yine toplumdan dışlanmış kişiler etrafında geçiyor; akıl hastaları, evsizler...
- Kitabımın konusu farklı kişilikler taşıyan bir adam. Bana uzun zamandır kafamda tasarladığım delilik ve evsizler gibi konuları ele alma şansı verdi. Onları toplumsal ya da politik talepler açısından ele almadım. Önemsediğim şey, insan ırkının en karanlık yönlerinden birini göstermekti. Karakterlerimin akıl hastalarının ya da evsizlerin arasındaki hayatları cehennem sınırları gibi görülebilir. Aynen Dante'nin "ilahi Komedya"sındaki gibi. Benim kitaplarım her zaman cehenneme yapılan bir yolculuk.
Nasıl bir ön çalışma yaptınız?
- Araştırmalar için Bordeaux'da bir akıl hastanesine ve Marsilya'da bir grup marjinal insanın arasına gittim. Her seferinde çok iyi karşılandım ama haftalar boyunca onların arasında da değildim. Nişanlımla birlikteydim ve bu bizim için daha çok bir balayı gibiydi.
Kitapta "Kredi kartı veya fatura bilgisi bırakmadan yaşayan evsizler, modern toplumun son özgür insanları" diye bir cümle var. Sizce modern toplumda yaşayanlar özgür değil mi?
- Teknolojik olanaklardaki patlama herkes hakkında inanılmaz bir bilgi toplanmasına sebep oldu. Bundan şikâyetçi olma veya geri dönme şansımız yok. Bu bir gerçek. Devletle ve tüketim toplumuyla hiçbir ilişkisi olmayan evsizler bu fişlenme sisteminden kurtuluyorlar. Ama onların özgür olduklarını da düşünmüyorum. Tam tersine, devletin gözünde var olmamaları gözden çıkarıldıklarına işaret ediyor; daha çok, bir sürgün cezası gibi.
Kitabınızın karakteri bir sıkıntı sonrası kendinden kaçan "bagajsız bir yolcu". Sizce sıkıntılardan arınmış bir bagajsız yolcu olmak mı daha iyi yoksa bagajıyla beraber yaşamak zorunda kalan biri mi?
- George Clooney'nin "Aklı Havada" filmindeki ana karakter bagajlardan kurtulmayı öğütleyen konferanslar verir. Ama filmin ana fikri böyle yaşarsak özgür değil boş olacağımızı anlatıyor. Hayatın bagajları bizim sorumluluklarımız. Örneğin, ailemizle olmak. Üç çocuğum var ve onlar için yaşıyorum. Açıkçası, ülkeme karşı kendimi daha az sorumlu hissediyorum Yazarlar, yalnız ve bağımsız varlıklar. Hayatı, her zaman yalnız sürdürülmesi gereken bir yol gibi düşündüm.
Kitabınızı kime ithaf ettiniz?
- Annem Michèle Roca-Phelippot'ya. Kitap kendisine ithaf edildiği için çok gurur duyuyor. Tam ona göre!
--spoiler--