piknik finalinin hastanede yapılması

entry3 galeri
    1.
  1. tanım: piknik gününün hastanede noktalanması ile sonuçlanmasıdır.
    süre: 1 gün

    konu (hikaye):

    havalar ısınmaya başladı hatta baya bir de ısındı. her necip türk milleti gibi biz de mangalımızı, topumuzu, hamağımızı alıp doğaya atalım kendimizi dedik. der de yapmaz mıyız? yaparız tabi neyimiz eksik. hemen organizasyon aşaması yapıldı, gelenlerin listesi kesinleştirildi falan. 11 öğrenci 3 öğretmen arnavutköy deki imrahor gölüne gitmeye karar alındı.

    neyse la la la sol sol sol oynaya söyleye gittik sabah 9 gibi. kahvaltı yapıldı, keyif çayı içildi, öğrenciler hayat dersleri verildi....

    saat 12 gibi mangal yakıldı, et, sucuk falan yendi. buralar rutin işler. işte kola döker misin? aaa tabi hocam ne demek muhabbetleri derken kara ana çok yaklaştığının farkına bile varamadım. adım adım bela geliyordu ama ben tavuğa öyle yumulmuşum ki fark edemedim bile.

    neyse yemek bittikten sonra futbol topunu aldım, bir kaç artistik hareket denemesinden sonra kız öğrenciler halk arasında ''can'' yada ''ortada sıçan'' oynamak için davette bulundu. gittik bizde. okulun rehber öğretmeni ile rakip olduk ve ortaya geçtik. atıp bizi vurmaya çalışmalar başladı.

    adam topu o kadar sert atıyordu ki resmen kulağımın yanından geçerken ''vuuvvv'' diye ses çıkartıyordu. hangi akla hizmet futbol topu ile oynuyorsak artık. işte olan o an oldu. ( bu arada bir öğrenci de hatıra olsun diye, oyunu kameraya alıyordu.)

    rehberlikçi topu bir salladı. tusubasa varya . ha onu gördüm o sallayış anında. karnıma doğru gelen topu kesmek için elimi attım. elim de bir ağrı, bende bir bağırma.

    allahhhhh!

    yere yığıldım. baş parmağıma bir baktım ki resmen o filmlerdeki kemikleri kırılan insanlar gibi oldu. değişik bir şekil aldı.hareket ettirmeyi bırak parmak resmen geri doğru bakıyordu. zaten o eli gören kızlar çığlıklar atmaya başlayınca ben iyice koptum.

    neyse bir kaç saniye sonra kendime geldim, hemen parmağa asılıp ''tak'' diye bir sesle yerine oturttum. belli yerinden çıkmış. ağrı o biçim, ben halen kesik kesik bağırıyorum.

    hemen servise atlayıp arnavut köyde ki hastaneye gittik. bir film çektiler. doktara durumu anlattım. filme baktı. yerinden oynadığını ama şu anlık bir sorun olmadığını söyledi. ağrıyı kesmek için de bir iğne yapalım dedi.

    aksilik bitmeyecek ya!

    masaya yattım. tek elle totoyu açtım. bekliyorum kaderimi. tatlı bir hemşire geldi. kolonyağını sürdü ve iğneyi batırmak için hazırlanıyorken:

    - aaa! doktor hanım bakar mısınız? dedi.

    doktor geldi, bir baktı. benim kuyruk sokumu kemiğinde bir kene. belli yeni girmiş, biraz emmiş giderek ilerliyor. ( bunlar doktorun lafları)

    hemen ucu çatal gibi bir şey ile aldılar hayvanı. bir iki rutin tahlil, sonuç temiz. bir gün sonra tekrar kontrol dedi.

    o günü asla unutmam ya. parmağın acısı bir yandan, kene diğer yandan.

    sonuç: 1- futbol topu ile kız oyunları oynanmaz.
    2- parmak çıkınca hemen sıcağı sıcağına yerine takmak lazım.
    3- kene adam gibi çıkartılırsa zehirlemez. ( bu arada o kene de zehirsizmiş zaten)

    not: o kamera kaydını izlemek de çok garip bir şey, acı çeken sensin ve seni izliyorsun. değişik.
    0 ...
  1. henüz yorum girilmemiş
© 2025 uludağ sözlük