şu çılgın fetullahçılar

entry15 galeri
    5.
  1. PAPAYA MEKTUBU
    Pek muhterem Papa cenapları,

    Üç büyük dinin doğum yeri olarak bilinen toprakların dünyayı daha iyi
    yaşanabilir bir mekan kılma yolundaki kutsal misyonumuzu tam manasıyla bilen
    halkından size en içten selamları getirdik. Yoğun gündeminizde bize zaman
    ayırarak sizinle müşerref olmayı bahşettiğiniz için zatıalilerinize en derin
    kalbi teşekkürlerimizi sunarız.

    Papa 6. Paul cenapları tarafından başlatılan ve devam etmekte olan
    Dinlerarası Diyalog için Papalık Konseyi (PCID) misyonunun bir parçası olmak
    üzere burada bulunuyoruz. Bu misyonun tahakkuk edişini görmeyi arzu
    ediyoruz. En aciz bir şekilde hatta biraz cüretle, bu pek kıymetli
    hizmetinizi icra etme yolunda en mütevazı yardımlarımızı sunmak için size
    geldik.

    islam yanlış anlaşılan bir din olmuştur ve bunda en çok suçlanacak olan
    Müslümanlardır. Uygun bir yerdeki vakitli bir gayret bu yanlış anlamanın
    büyük oranda azalmasına katkı sağlayabilir. Müslüman dünyası, islam'ın
    asırlarla ölçülen yanlış algılanmasını silip atacak bir diyalog imkanını
    bağrına basacaktır.

    Beşeriyet, çelişen görüşler ortaya koydukları gerekçesiyle, zaman zaman
    bilim adına dini, din adına da bilimi inkar etmiştir. Bilginin tamamı
    Allah'a aittir ve din Allah'tandır. O halde bu ikisi nasıl çelişebilir?
    insanlar arasında anlayışı ve hoşgörüyü artırmaya yönelik dinlerarası
    diyaloğa yönelik ortak gayretlerimiz çok iş görebilir.

    Kendi memleketimizde şimdiye kadar çeşitli Hıristiyan mezheplerinin
    liderleriyle diyalog içinde olduk. Bu naçiz gayretlerin boşa çıkmadığını
    acizane ifade etmek isteriz. Amacımız bu üç büyük dinin inananları arasında
    hoşgörü ve anlayış yoluyla bir kardeşlik tesis etmektir. Bizler bir araya
    gelmek suretiyle sözde medeniyetler çatışmasının gerçekleşmesini görmek
    isteyen yolunu şaşırmış ve şüpheci kimselere karşı dalgakıranlar gibi,
    isterseniz bariyerler gibi deyin, karşı durabiliriz.

    Geçen yıl bazı ünlü uluslararası bilim adamlarının katıldığı
    medeniyetlerarası barış ve diyalog konulu bir sempozyum düzenledik. Bu
    gayretin başarısından aldığımız teşvikle bu tür etkinlikleri tekrarlamak
    istiyoruz. Halihazırda üç büyük dinin bağlıları arasındaki bağları
    güçlendirmeye yönelik olarak dinler arası diyalog konusunda Vatikan'ın da
    temsil edileceğini ümit ettiğimiz bir konferans düzenleme sürecinde
    bulunuyoruz.

    Yeni fikirlerimiz varmış iddiasında bulunmuyoruz. Yine müsamahanıza
    sığınarak, bu misyonun hedeflerine yakından hizmet etmek için üstlenmek
    istediğimiz birkaç teklifte bulunmayı arzu ediyoruz. Hıristiyanlığın üçüncü
    bin yılına girişi münasebetiyle yapılacak kutlamalar vesilesiyle
    Ortadoğu'daki Antakya, Tarsus, Efes ve Kudüs gibi bazı kutsal yerlere
    müşterek ziyaretleri içeren birçok etkinlikler önermek istiyoruz. Bunu Sayın
    Cumhurbaşkanımız Demirel'in, cenaplarının ülkemizi ziyaretine ve mezkur
    kutsal mekanları göstermeye davetini tekrarlamak için bir fırsat
    addediyoruz. Anadolu halkı size misafirperverliğini göstermeyi ve şevkle
    selamlamayı hararetle beklemektedir. Filistinli liderlerle diyalog kurmak
    suretiyle Kudüs'ü birlikte ziyaret etmemize davetiye çıkarabiliriz. Bu
    ziyaret bu mübarek şehri Hıristiyanlar, Yahudiler ve Müslümanların, hiçbir
    kısıtlama, hatta vize dahi olmaksızın serbestçe ziyaret edebileceği
    uluslararası bir bölge olarak ilan etme gayretlerine yönelik dev bir adım
    teşkil edebilir.

    Üç büyük dinden liderlerin işbirliği ile, ilki Washington DC'de olmak üzere
    muhtelif dünya başkentlerinde bir konferanslar serisinin
    gerçekleştirilmesini teklif ediyoruz. ikinci serinin zamanı için Hz. isa'nın
    doğumunun 2000. yıldönümü ideal olabilir.

    Bir öğrenci değişim programı da çok faydalı olacaktır. inançlı genç
    insanların birlikte eğitim görmesi birbirlerine yakınlıklarını artıracaktır.
    Öğrenci değişim programı çerçevesinde üç büyük dinin babası olduğu ikrar
    edilen Hazreti ibrahim'in doğum yeri olarak bilinen Urfa şehrindeki
    Harran'da bir ilahiyat okulu kurulabilir. Bu, ya Harran Üniversitesi'ndeki
    programların genişletilmesi suretiyle ya da üç dinin ihtiyaçlarını da temin
    edecek şumullü bir müfredata sahip bağımsız bir üniversite şeklinde
    gerçekleştirilebilir.

    Önerilen programlar aşırı büyük işler gibi algılanabilir; ama bunlar
    erişilmez değildir. Dünyada iki tip insan vardır. Bazıları kendilerini
    topluma adapte etmeye çalışır. Diğer bazıları ise topluma uymaktansa toplumu
    kendi değerlerine adapte etmek ister. Toplum bütün ilerlemeleri bu ikinci
    tip insanlara borçludur. Onları yarattığı için Rabb'e şükürler olsun.

    M. Fethullah Gülen / Rabb'in aciz kulu / 9 Şubat 1998
    0 ...