dünya üzerinde gerek maddesel olarak gerekse ruhani olarak her şey bir devinim icersindedir. kabul etsekte etmesekte.
bu devinimler hizli olmakla beraber yavasta olabilir. nasil ki bir demir oksijenle birlesip yanarsa agir agir insanda agir agir yanmaktadir bu hayat yolunda.
bu yanmaya halk dilinde paslanma denir. yahutta asortik olsun diye oksitlenmede diyebiliriz.
iste her şey bir devinimiçersinde iken insan oglu sabit yargilar içersinde bu devinimlere ayak uydurmaya gayret eder. ama ne yazik ki pek de basarili olamaz.
çünkü devinimhizina yetisememkte ve herşeyin koydugu yerde otladiğini sanmaktadir.
sabit duran bir maddenin icinde bile atomlarin ve molekullerin hareket ettiği bir düzende her şeyi pesin yargilarla ve sabit olarak görmek abes kacmaktadir.
değisimi yakalayamamak ve bunu bir ucundan tutmamak en hafif tabirle sukutu hayyalle sonuclanir.
misal olarak bundan daha yirmi sene öncesinin türkiyesi ile simdiki türkiye arasinda daglar kadar fark vardir.
ki bu değisim her gecen yil hizlanarak devam etmektedir. ve sonuctA sabit yargilarla hareket edildiği vakit nasil ki 400 km hizla giden bir kara tren kazan patlatirsa ve raydan cikarsa insanda raydan cikar.
binaeylehen her seyin reddin reddi prensibini tasidiği ve bunla beraber zitlarin birliğini tasidiği dünyada sabit skolastik düsünceler mahvolmaya muktebirdir.