ben yildiz tilbeyi cok severim.. cok da dinlerim.. ama deseler ki gunun birinde kendini bi delikanlimi birine soylerken gorebiliyo musun diye, pesinen hayir derim.. ben yani kalkip "ask duzlukte yasaniyor duzluk tek askta"diyemem.. neden diyemem ? cunku desem bana egreti kacar.. ustume yapismaz.. manitam tasak gecer benle "feysbuka da yaz bunu guzel aforizma olur yarram" der.. anneme "icim aciyo anne :( anliyo musun yaralarima dokunur musun " desem, susar ve " aksama yemegin var mi evladim" der..
ben ancak efendi efendi cektim acimi.. anlayisla karsiladim.. hayirlisi buymus dedim.. arkadaslara olgun ve magrur bi tonla anlattim acimi.. oyle kendimi parcalamak icip icip eski manitayi aramak yok devlerin aski. aman atlayip yanina gitmek vs. benim neyime..
iyi ki de yapmamisim amk alayi malmis..
bu filmdeki ve belki kitaptaki ( kitabi okumadim ama) adamlar da benden..
somut olan hic bisi yok.. bi opusme bi sikime ne biliyim bi teklif bi itiraf.. hic bisi yok.. butun film essek kadar adamlarin platonik takilmasini anlatiyo.. ufak isaretlerden manalar cikarmayi, paso kafada oyle mi yapsam boyle mi demeleri.. millet adamla sikismis, travmasini cekmis yenisine geciyo ; ben hala " msnde yazsam mi yazmasam mi"dayim.. bu zamanlarimi hatirlatti film bana.. simdi bakip "ezimisim ehehe" dedigim ama icten ice ozledigim o saftirik zamanlarimi..
bu film "piyasaya dusmemek" konulu bi film.. hersey birbirinin o kadar benzeri ki.. herkes o kadar ayni ki..
insanin kusasi geliyo.. yeni biriyle tanisma bile artik haz vermiyo.. ayni hikaye.. ayni ortalama acilar.. ayni hayaller..
bu filmdeki 2 kisi hayatin kenarinda kiyisinda kalmak istemis ve isteklerini gerceklestirmisler.. az olsun oz olsun demisler.. hayatimda tek bi arkadasim olsun ama butun yolu beraber alalim demisler..