ben daha gençken korku içinde yaşadım.
bu hapsoluş yakınlarda bir yerlerdeydi.
zerafetle kafamı kurcaladım kurallarla,
neredeyse kahrolası bir aptal olmuştum.
fakat kafamda olmayan sesler duydum.
dışarıda, yağmurdan.
onlar "ileriye"' diye sesleniyordu.
içinden küfrederek.
kısık ve ince,
onlar bir sığınak buldular.
derimin altında,
daha kaç tane tuzak vardı bizi düzecek?
kaç tane sınır?
tırmanacağız..
ve belki galibiyet süremiz yok.
fakat kutsal sanatın adımlarını atarsan,
ve önce çıkarırsan onu ince ve kısık,
tanrı bilir ki sen tek oldun.
yıkılamaz!!!
ve şimdi daha fazla korkarak yaşamıyorum.
çok açgözlüler sığınağımın faturalarını ödemek için,
bu benim hayatım ve özgürlük benim mesleğim.
bu benim görevim baştan başa, sonuna kadar.
bir çekirdek var ve bu sert.
aşkla kurulan her şey sert ve çetindir.
aşk vahşi bir ruhun sesidir.
yıkılmaz!!!