eurovision

entry431 galeri video45
    315.
  1. bildiğiniz gay organizasyonudur.
    küçümseme yada aşağılama değil bu, öyledir.
    türkiye de düzenlenen yarışmada çalışmış ve 15 gününü, her sene bu yarışmayı izleyen 30 küsur gay gazeteciyle geçirmiş biri olarak söylüyorum bunu.

    ayrıca evet adamların söylediğine göre bu olayı bizim kadar ciddiye alan belki ülke değil ama belirli gruplar ve komüniteler var.

    jens raduschevski.
    alman asıllı amerikalı bir gazeteci.
    best buddy olduk bildiğin.
    fena komik, eğlenceli, anlama kabiliyeti olan.
    erkek arkadaşı varmış.
    evlenmişler bir ara bu gay evliliğe izin veren bi eyalette falan.
    psikoloji okumuş ve bir kitap yazmışlar.
    homofobi ve dürüstlükle alakalı.
    işte röportajlar felan.

    durum şu, adam diyor ki, bu dünyadaki bir çok gay in beklediği ve takip ettiği bir olay.
    neden? çünkü bu kadar çok gay biraraya, her sene farklı farklı ülkelerde ancak bu kadar güzel toplanır.
    eğlencenin kralı döner.

    her ülkenin kaldığı otelde verdiği tanıtım partileri vardır ki, türkiye de olduğunda bizim yerli medya sadece gelip görüntü aldı gitti.
    kalsalar başlarına gelecekleri biliyorlar çünkü. onlar da farkında olayın.
    bildiğin gay party. hatta match up ta sorun yok.
    ortam fena.
    yani türk te vardı arada ama işte. biraz daha elit kesimden.

    alkol su gibi akar, eğlence fenadır.

    ki bir de suit odalarda yapılan ve genellikle katılan ülke sanatçılarının yada menajerlerinin düzenlediği private partyler vardır. aman aman.

    he,bizim ülkeden bi kaç kişi kalkıp anlatmaya çalıştı ama götü yemeyen medya bunu açık açık söyleyemedi.
    trt her boku takip etti de, neden bu gerçeği yıllarca bize söylemedi.

    çünkü ülkeyi heyecana sürükleyen, acaba bu sene bizi kim temsil edecek diye dertlenmelerden, o final akşamındaki şaşkın heyecandan mahrum kalmayalım diye.

    bunu dert ettiğimizi düşünüp bundan bir aylık malzeme çıkarabilsinler diye.
    kafalarına göre bi şarkıcıyı seçip mesela deseler ki,
    "seda sayan, tokat ta yürütülen "minik ayaklar üşümesin" kampanyası için istanbulda sponsorların da desteğiyle 3 milyon kişiye konser verecek ve bu fona yaklaşık 5 milyon ytl kazandıracak."
    heyecan var mı? yok. neden?
    kimsenin sikinde değil orada, o kuşullarda ayakkabısız okula giden çocuklar.
    medya da buna dahil. ilginç bir şey değil çünkü bu.

    ama birde buna bak.

    "seda sayan eurovision da ülkemizi temsil edecek"
    -allah allah neden öyle oldu şimirimiley negzeldi halbuki. hayır istemiyoruuuuuuz.

    neden bunu bu kadar içerlemişim bilemiyorum, yıllardır hiç kandırılmadık, hiç bir şey medya tarafından saptırılmamıştı, hasır altı edilmemişti oysa.
    bunu farketmek güvenimi sarstı demek.
    hmm.
    bildiğin gay pride gibi bir organizasyondur.
    0 ...