insanı yoran tavırlardır. zira allah'ı tanımayan, kuran okumayan insanlara "hüküm koyma yetkisi ancak allah'a aittir" deyince, bir kısmı dalga geçiyor, bir kısmı sövüyor, bir kısmı da ilahlık makamına geçerek kendince açıklamalar getirmeye çalışıyor. insanlar niteliksel bir tartışma düzleminden çok uzak. insanlar tartışırken düşüncelerini değiştirmeyi göze almıyorlar. çünkü düşüncelerini değiştirince, yaşamlarını da değiştirmeleri gerekiyor. bu da tabii zor bir iş. ama düşüncelerini değiştirmeyi göze alamayanların düşüncelerini sarsmak daha zor bir iş. çünkü siz ne kadar düşünceleri çürütürseniz çürütün, düşüncelerini değiştirmeyi göze almayanlar için hep bir kaçış yolu vardır. onlar kaçar siz kovalarsınız ve bu kovalamaca hiçbir zaman bitmez. en iyisi siz onları çağırın, kovalamayın. onları islam'a çağırın. kuran okuma çağırın. hakikatlerle yüz yüze getirin, bırakın kabul ediyorlarsa etsinler, etmiyorlarsa etmesinler.
bilsinler kimüslüman olduğunu iddia edenler iddialarını gözden geçirmek zorundadır. kendilerini, düşüncelerini ve yaşayışlarını kuran ve sünnete göre sorgulamayanlar kendilerini islam'a nispet ederken bir kere daha düşünsün. bir müslüman kuran okumadıkça, kuran'ı da hidayet bulmak maksadıyla samimi bir şekilde okumadıkça ne düşüncelerini değiştirir, ne de yaşayışını. düşüncelerini, yaşamını değiştirmeyi göze almayanlarla da tartışmanın bir manası yoktur. onları çağırın, yeter.